Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın.

Hollanda’da yoksulluk oranı, uzun yıllar süren düşüşün ardından geçen yıl ilk kez yeniden yükseldi. Özellikle serbest çalışanlar (zzp’ers) ciddi gelir kaybı yaşarken, çocuklu ailelerde de yoksulluğun derinleştiği dikkat çekti.

Merkezi İstatistik Bürosu’nun (CBS) geçici verilerine göre, geçen yıl Hollanda’da 551 bin kişi yoksulluk içinde yaşıyordu. Bu sayı, ülke nüfusunun yüzde 3’ünden fazlasına karşılık geliyor.

Yoksulluk sınırının hemen üzerinde yaşayanların sayısı ise 1,1 milyona geriledi. Bunun temel nedeni, “yoksulluğa yakın” olarak tanımlanan grubun bir bölümünün gelir kaybı yaşayarak yoksulluk sınırının altına düşmesi oldu.

Verilerde dikkat çeken bir diğer unsur ise yoksulluk içinde yaşayan bireylerin neredeyse yarısının bir işi ya da kendi işletmesi bulunması oldu. Özellikle tek başına yaşayan ve çalışan kişilerde gelir yetersizliği daha sık görülmeye başladı.

CBS verilerine göre yoksulluk yaşayan kişilerin yüzde 48’i maaşlı bir işte çalışırken, yüzde 29’u ise sosyal yardım alıyordu.

Çocuklar açısından tablo da endişe verici. CBS verileri, 2024’te yoksul çocuk sayısının artmadığını, ancak bu çocukların yaşadığı hanelerdeki gelir açığının büyüdüğünü ortaya koydu. Üstelik bu çocukların büyük bölümünün en az bir çalışan ebeveyni bulunuyor.

Yoksulluk tanımı ve sınırı
CBS, Nibud ve Sosyal ve Kültürel Planlama Bürosu tarafından oluşturulan yeni yoksulluk tanımına göre bu gruptaki kişiler, barınma, enerji ve sağlık gibi en büyük sabit giderlerini karşıladıktan sonra diğer asgari yaşam ihtiyaçları için yeterli maddi imkâna sahip olamıyor.

Nibud’un hesaplamasına göre, tek başına yaşayan bir yetişkin için yoksulluk sınırı aylık 1.600 euro olarak belirlenirken, 13 yaşın altında iki çocuğu bulunan iki ebeveynli bir aile için bu sınır aylık 2 bin 625 euro düzeyinde bulunuyor.

Serbest çalışanlar en kırılgan grup
Yoksulluk yaşayan grupların neredeyse tamamında, bir önceki yıla kıyasla gelir açığının arttığı görülüyor. En sert düşüş ise serbest çalışanların (zzp) ortalama gelirinde yaşandı.

Serbest çalışanlar arasında yoksulluk oranı, ücretli çalışanlara kıyasla iki katından fazla. Bu grubun 2024’teki alım gücü artışından yeterince faydalanamamasının başlıca nedenleri arasında, serbest meslek indiriminin ve KOBİ kâr muafiyetinin düşürülmesi sonucu daha fazla vergi ödemek zorunda kalmaları yer alıyor.

CBS, serbest çalışanlara ilişkin verilerin henüz tamamen kesinleşmediğini de vurguluyor. Bu nedenle analizlerde, alım gücü kaybının yüksek olduğu 2023 yılı verilerinden de yararlanılıyor.

Enerji desteğinin sona ermesi etkili oldu
Yoksulluğun yeniden artmasında, enerji desteğinin sona ermesi de önemli bir rol oynadı. 2022 ve 2023 yıllarında düşük gelirli hanelere, artan enerji fiyatları nedeniyle adres başına 1.300 euro destek sağlanmıştı. 2024’te ise Geçici Enerji Acil Fonu kapsamında ödeme yapıldı ancak bu tutarlar önceki yıllara kıyasla oldukça sınırlı kaldı.

Borç sorunu yoksul olmayanlarda da artıyor
Yoksul hanelerde yaşayanların yaklaşık üçte biri, ciddi borç sorunlarıyla karşı karşıya. Bu oran genel olarak sabit kalsa da serbest çalışanlar arasında artış gösterdi. Özellikle çalışan personeli bulunan serbest meslek sahipleri, pandemi döneminden kalan vergi borçları nedeniyle daha sık borç batağına sürüklendi.

Öte yandan yoksul olmayan ve yoksulluğa yakın da sayılmayan kesimlerde de borç sorunu dikkat çekiyor. Bu grupta her 10 kişiden biri problemli borçlara sahip ve CBS’ye göre bu oran artış eğilimi gösteriyor.

DENK Rotterdam: Savaş ve saldırılara karşı hazırlık kitapçığı vatandaşı tedirgin etti
DENK Rotterdam: Savaş ve saldırılara karşı hazırlık kitapçığı vatandaşı tedirgin etti
İçeriği Görüntüle

Bu tablo, hükümetin son yıllarda aldığı önlemler dikkate alındığında dikkat çekici bulunuyor. Borç yapılandırma süreçlerinin kısaltılması ve belediyelerin erken müdahale uygulamalarına rağmen, borç sorununun toplumun daha geniş kesimlerine yayılmaya devam ettiği görülüyor.
©Sonhaber.eu