Covid19 salgınının üzerinden uzun bir zaman geçmiş olmasına rağmen salgın dönemine yönelik araştırmaların ve yeni bulguların sonu gelmiyor.
Cenevre Üniversitesi Global Sağlık Enstitüsü tarafından yapılan ve sonuçları 30 Mayıs'ta Scientific Reports dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre, Covid19 teşhisi ile hastanede yatmış ve yoğun bakım ünitesinde tedavi görmüş kişilerin bir kanser tanısı alma ihtimali, hastaneye yatmayan kontrol grubu bireylerine göre yüzde 31 daha yüksek.
Bu sonucun henüz neden-sonuç bağlamında değerlendirilemeyeceğini belirten Cenevre Üniversitesi Global Sağlık Enstitüsü'nün direktörü epidemiyolog Prof. Antoine Flahaut, “Salgının ilk iki dalgası sırasında, insanların belirli başka bir hastalıkları olmadığı halde yoğun bakımda tedavi olduklarını gözlemledik. Hastaların bu hastaneye yatıştan sonra, varlığından haberdar olmadıkları bir kansere yakalandıkları keşfedildi.” dedi ve bu bulgu üzerine araştırmaya başladıklarını dile getirdi.
Bu tespitten yola çıkan Enstitü ve Epi-phare bilimsel ilgi grubu ekipleri, Ulusal Sağlık Veri Sistemi (SNDS) verilerini inceledi. Ekipler 15 Şubat 2020 ile 31 Ağustos 2021 tarihleri arasında Fransa'da Covid-19 nedeniyle yoğun bakım veya reanimasyon ünitesine yatırılan 41 bin 302 hastanın bilgileri ile hastaneye yatmayan 713 bin 670 kontrol grubu bireyinin bilgilerini karşılaştırdı.
Araştırmada ortaya çıkan sonuca göre; ağır bir Covid geçiren hastaların yüzde 2,2'sine, kontrol grubundaki bireylerin yüzde 1,5’ine takip eden aylarda kanser tanısı kondu. Bu da SARS-CoV-2 nedeniyle yoğun bakım ünitesine yatırılan kişilerin hastaneden çıktıktan sonra kanser teşhisi alma riskinin diğer gruba göre yüzde 31 daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Epi-phare direktörü Profesör Mahmoud Zureik, böbrek, kolon, kan ve akciğer kanserleri tanılarının daha yüksek olduğunu belirtirken, göğüs ve prostat kanser tanılarında bir artış görmediklerini dile getirdi.
Ancak Antoine Flahaut ve diğer uzmanlar yinede sonuçlara temkinli yaklaşıyor. Yoğun bakımda olan hastaların kanser teşhisi için kullanılan (MR, tomografi veya kan testleri gibi) yöntemlere erişiminin çok daha kolay olduğunu, bu nedenle tanı konma yüzdesinin de fazla olabileceğini belirtti.
Flahaut bu çalışmanın dünyada ilk kez yapıldığını belirtirken, alınan bu sonuçları doğrulamak için diğer ülkelerden aynı türden başka bilimsel çalışmaların yayınlanmasını bekleyeceklerini dile getirdi.
©Sonhaber.eu
Haberlerimizi İnstagram hesabımızdan da takip edebilirsiniz.
WhatsAppta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın
Sitemizde yayımlanan haberlerin her türlü hakkı SONHABER.eu’ya aittir. Haberin linki kaynak olarak gösterilmeden alınan haberler için hukuki işlem başlatılacaktır.