Hollanda Temsilciler Meclisi’nde yapılan Perşembe günkü oturumda Türkiye’ye yönelik dikkat çekici iddialar gündeme geldi. VVD lideri Dilan Yeşilgöz, YeşilSol-İşçi Partisi (GL-PvdA) lideri Frans Timmermans’a hitaben yaptığı konuşmada, Hollanda’daki özgürlüklerin siyasi ve radikal İslam nedeniyle baskı altında olduğunu söyledi. Yeşilgöz, Türkiye’deki Diyanet İşleri Bakanlığı’nın “küresel cihat çağrısı” yaptığını iddia ederek, Timmermans’tan bu konudaki düşüncesini dile getirmesini istedi. Timmermans ise Erdoğan’ın “uzun eline” ve Diyanet’in Hollanda’daki etkisine karşı olduğunu belirtti. Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “küresel cihat” ile ilgili böyle bir açıklaması bulunmuyor
Diyanet’in “küresel cihat” yaptığı iddiası ilk olarak NPO Radyo’daki bir programda dile getirildi. Ardından VVD Milletvekili Bente Becker, konuyu soru önergesiyle gündeme getirdi. Yeşilgöz de Meclis’te bu iddiayı tekrar dile getirdi.
Konuşmasına, “Özgürlüklerimiz gerçekten baskı altında, özellikle de ifade özgürlüğü,” diyerek başlayan Yeşilgöz, Timmermans’ın bu konuyu biraz hafife aldığını iddia etti ve “Eğer yaşadığımız ülkede komedyenler artık siyasi ya da radikal İslam’ın etkisiyle şaka yapamaz hale geldiyse, çizerler karikatür çizemiyorsa, yazarlar korunma altına alınmak zorundaysa, burada gerçekten ciddi bir sorun var demektir.” dedi.
“Birlikte hareket edebilecek miyiz?”
Geçtiğimiz hafta Bonte Bekker’in soru önergesini hatırlatan Yeşilgöz, “Biz geçmişte PvdA ile yurtdışından buradaki insanlara yönelen etkilerle mücadelede hep işbirliği yaptık. Şu anda Türkiye’deki Diyanet İşleri Bakanlığı’ndan küresel cihat çağrısı yapılıyor. Hollanda’da Diyanet’e bağlı camiler var ve doğrudan bakanlık tarafından yönlendiriliyorlar. Bu konuda geçmişte olduğu gibi birlikte hareket edebilecek miyiz?” sorusunu yöneltti.
Timmermans, Erdoğan’ın ve Diyanet’in Hollanda’daki etkisine karşı olduklarını vurguladığı konuşmasında, “Biz bu ülkede Erdoğan’ın uzun kolunu istemiyoruz. Netanyahu’nun da, Wilders’ın da etkisini istemiyoruz. Biz kendi kararlarımızı kendimiz veririz.” dedi. Diyanet konusunda ciddi sorunlar bulunduğunu dile getiren Timmermans, “Eğer Hollanda’da Diyanet’in etkisini sınırlamak için birlikte çalışabiliyorsak, bu konuda yanınızdayım.” diye ekledi.
Yeşilgöz ise Almanya’da Diyanet camilerine yönelik uyarıları hatırlatarak, benzer adımların Hollanda’da da atılması gerektiğini savundu. Özgürlüklerin korunması için parlamentoda çoğunluk sağlanmasının önemine dikkat çekti. Timmermans tartışmayı, “Tekrar söylüyorum, bu konuda yanınızdayım, bana güvenebilirsiniz.” sözleriyle sonlandırdı.
Konu nasıl başladı?
Meclis’e taşınan “küresel cihat” iddiası ilk olarak NPO Radyo’da gündeme geldi. “Batı’nın İslamileşmesi: Türk din otoritesi küresel cihat çağrısı yaptı” başlıklı programa katılan Berlin Humboldt Üniversitesi Sosyoloji Profesörü Ruud Koopmans, Türkiye’deki Diyanet’in bu yönde bir çağrı yaptığını ileri sürdü. Koopmans, Yeni Şafak gazetesinde yayımlanan bir makaleye atıfta bulunarak sözlerini destekledi.
Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “küresel cihat” ile ilgili böyle bir açıklaması bulunmuyor.
Bu iddiaların ardından VVD Milletvekili Bente Becker, Adalet ve Güvenlik Bakanı’na soru önergesi sundu. Becker, Diyanet’in “küresel cihat” çağrısı yaptığı iddiasından haberdar olunup olunmadığını ve Hollanda’daki Diyanet’e bağlı camilerle bu konuda görüşme yapılıp yapılmadığını sordu. Ayrıca, “Böylesi çağrılardan uzaklaşmayan kuruluşların devlet desteği alması mümkün müdür?” sorusunu yöneltti. Bu önerge GL-PvdA tarafından destek görmedi.
©Sonhaber.eu
