Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın.

Hollanda’da Mülteci Barınma Merkezi’nde (COA) görev yapan Müslüman bir çalışan, kadın yöneticiyle tokalaşmayı reddettiği gerekçesiyle işten çıkarıldı. Bu olayla ilgili açılan davada mahkeme kararını açıkladı. Den Haag Bölge Mahkemesi, işverenin aldığı kararın hukuka uygun olmadığına hükmetti ve çalışana 34 bin euro tazminat ödenmesine karar verdi.

Çalışan 3 gün sonra işten çıkarıldı
21 yaşındaki çalışan, 1 Haziran’da bir şirkette otomasyon personeli olarak göreve başladı. Şirket, onu COA bünyesinde evden çalışacak bir IT destek personeli olarak görevlendirdi.

İşe başladıktan iki gün sonra COA’da düzenlenen tanışma toplantısında çalışan, kadın ekip liderinin elini sıkmayı dini gerekçelerle reddetti. Bunun üzerine COA, durumu çalışanın bağlı olduğu şirkete bildirerek cinsiyet temelinde ayrımcılık yapıldığını iletti.

Hollanda’nın Ankara Anlaşması ihlaline karşı imza kampanyası
Hollanda’nın Ankara Anlaşması ihlaline karşı imza kampanyası
İçeriği Görüntüle

Ertesi gün şirket, çalışanı olay hakkında uyardı. Çalışan hem işverene hem de ekip liderine gönderdiği e-postada kimseyi rencide etmek istemediğini, tutumunun tamamen dini inancından kaynaklandığını ifade etti.

Aynı gün işine son verildi
Aynı gün işveren, deneme süresi içinde iş sözleşmesinin devam ettirilmeyeceğini bildiren bir mektup göndererek çalışanı işten çıkardığını açıkladı. Gerekçe belirtilmedi. Çalışanın “Neden işten çıkarıldım?” sorusuna ise “Performansın ile beklentilerimiz arasında uyumsuzluk olduğu ortaya çıktı.” yanıtı verildi.

Bu karara itiraz ederek mahkemeye başvurdu
Genç çalışan, gerçek nedenin kadın amirin elini sıkmayı reddetmesi olduğunu ileri sürerek mahkemeye başvurdu. Haksız işten çıkarma nedeniyle tazminat talep etti ve kendisinin cinsiyet ayrımcılığı yapmadığını, aksine işverenin kendisine karşı dini ayrımcılıkta bulunduğunu savundu.

Mahkeme işverenin iddiasını inandırıcı bulmadı
Den Haag Bölge Mahkemesi’nde görülen davada hâkim, işverenlerin çalışanları dini inançları nedeniyle işten çıkaramayacağını vurguladı. Şirketin “uyumsuzluk vardı” savunmasını ikna edici bulmayan mahkeme, üç günlük çalışma süresinin böyle bir değerlendirmenin yapılması için yetersiz olduğuna dikkat çekti.

Mahkeme ayrımcılık olduğuna hükmetti
Mahkeme, işverenin çalışanı işten çıkarırken hukuka aykırı biçimde ayrımcılık yaptığını belirtti. Hâkim ayrıca, el sıkmanın çalışan için sürekli bir engel oluşturmamasını, çünkü işin büyük bölümünün evden yürütüleceğini ifade etti. İşverenin isterse çalışanı hiç kimseyle fiziksel temas kurmaya zorlamayan bir çözüm geliştirebileceği de vurgulandı.

34 bin euroluk tazminat
Mahkeme, işverenin dini inanca dayalı ayrımcılık yaptığı sonucuna vararak şirkete tazminat yükümlülüğü getirdi. Çalışan yalnızca üç gün görev yapmış olmasına rağmen, işverenin hukuksuz işlemde bulunduğu gerekçesiyle 34 bin euro tazminat ödemesine hükmedildi.
©Sonhaber.eu