Haberlerimizi İnstagram , TikTok ve Youtube hesaplarımızdan da takip edebilirsiniz.
Hollanda’da ilkokul öğrencilerinin önemli bir bölümü, yoksulluk nedeniyle eğitimde geri kalıyor. Jeugdeducatiefonds (Çocuk Eğitimi Fonu) verilerine göre, öğrencilerin yaklaşık dörtte biri evdeki maddi sorunlar yüzünden stres yaşıyor. Telegraaf gazetesinin haberine göre, çocukların yaşadıkları bu stres hem okul performansını hem de sosyal gelişimi olumsuz etkiliyor.
Fonun direktörü Hans Spekman durumu “yeteneklerin harcanması” olarak tanımlıyor. “Bir çocuk gözlük takamıyorsa sınıfta iyi göremez; uykusuzsa zaten öğrenemez,” diyen Spekman, yalnızca geçen yıl 230’dan fazla öğrenci için yatak veya çalışma masası başvurusu aldıklarını, ayrıca 3 binin üzerinde bisiklet talebi geldiğini belirtiyor.
Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın.
Fon verilerine göre, yaklaşık 28 bin çocuk, ailelerin karşılayamadığı maliyetler nedeniyle gözlük kullanamıyor.
Nibud (Bütçe Bilgilendirme Enstitüsü) Direktörü Arjan Vliegenthart’a göre, bu tablonun arkasında daha geniş bir ekonomik sorun yatıyor.
Hollanda’da yaklaşık 550 bin kişinin kazancının yeterli olmadığını belirten Vliegenthart, “Bunun sebebi çoğu zaman yeterli saat çalışamamak, serbest çalışanların düşük kazancı veya sağlık sorunları,” ifadelerini kullandı.
Çalıştıkları için sosyal yardım alamıyorlar
Jeugdeducatiefonds Direktörü Spekman, özellikle yalnız annelerin geçinmek için birden fazla işte çalıştığını, ancak bu durumda bazı sosyal yardımlardan da mahrum kaldıklarını ve aynı zamanda kendilerini "kötü bir ebeveyn" gibi hissettiklerini ifade ediyor. Bu durumun da bir kısır döngü yarattığını vurguluyor.
Mevcut sistem değişmeli
Spekman, mevcut yardım sisteminde köklü bir değişim yapılması gerektiğini vurgularken, okulların da maddi olarak daha fazla desteklenmesi gerektiğini dile getirdi. Vliegenthart ise Sosyal Asgari Yaşam Standardı Komisyonu’nun önerilerine dikkat çekerek, asgari ücretin ve sosyal yardımların artırılması gerektiğini savundu.
Her iki uzmana göre, okul yemekleri, dijital destekler ve rehberlik hizmetleri önemli bir açığı doldursa da kalıcı çözüm için daha köklü ekonomik adımlar atılması gerekiyor. Eğitimde eşitliğin ancak sosyal adaletle mümkün olabileceği belirtiliyor.
©Sonhaber.eu
