Hollanda'da her yıl on binlerce kadın aile içi şiddet kurbanı olurken, bu problemin çok büyük boyutlara ulaştığı açıklandı.

Akademik uzmanlar ile aile içi şiddeti takip eden ve kurbanlara destek sağlayan kuruluşlar, gelinen noktanın alarm seviyesine ulaştığını açıkladılar.

''Kadınlara şiddet denildiğinde, şiddet yanlısı adamların ülkesi olan Latin Amerika gibi yerler aklına gelenler fena halde yanılıyorlar'' diyen Prof. Renée Römkens, hala ataerkil bir toplumumuz olduğuna dikkat çekti.

Güvenli evler  (Veilig Thuis) yetkilisi Debbie Maas, ''Hollanda’da kadınlar erkeklere göre altı kat daha fazla, fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddete maruz kalıyorlar'' tespitini yaparken, ''Şiddetin etkisinin çok büyük olduğunu ve ölüme sebep olacak boyutlara ulaşabildiğini'' belirtti. Şiddetin konuşulamayan bir tabu olduğunu ve sadece eğitim ya da maddi sorunla alakası olmadığını anlatan Maas, ''Çok yüksek eğitim almış ancak kendi parasını harcamasına bile izin verilmeyen, sürekli aşağılanan kadınlar olduğunu ve bunların ayrılmakta ve yeni bir hayata başlamakta büyük sorunlar yaşadığını'' örnek olarak aktardı.

Geçen yıl Hollanda’da Merkezi İstatistik Bürosu (CBS) kayıtlarına göre 44 kadın cinayeti işlenirken, 2018 yılında işlenen cinayet sayısı ise 43'tü. 2018 yılında işlenen cinayetlerin 33'ünün kıskançlık nedeniyle işlendiği ortaya çıkmıştı.

Gerçek rakamların bilinemediğini, aile içi şiddetin tespit ve takibinin çok zor olduğunu belirten Prof. Römkens ve Maas, Polisin  bu konuya çok daha yoğun bir şekilde eğilmesi gerektiğini belirttiler. Örnek kurban olarak 2018 yılında Bekir E. tarafından öldürülen 16 yaşındaki Türk kızı  Hümeyra’nın uzun süre takip ve tehdit edildiğini ancak müdahale edilmediğini ve sonunda da bir bisiklet park yerinde vurularak öldürüldüğünü hatırlattılar.

Hümeyra'nın, şikayette bulunduğu her kurumdan başka bir kuruma yönlendirildiği ve bir türlü ciddiye alınarak yardım edilmediği ortaya çıkmıştı.

Aynı şekilde 2019 yılında bir hukukçu olan Deborah’ın da eski sevgilisi tarafından takip edilerek kurşunlanması ve hemşire Linda’nın da benzer bir yolla 2015 yılında öldürülmüş olması, CBS tarafından açıklanan rakamların arkasındaki hikayelere örnek olarak gösteriliyor.
Hollanda’nın cinsiyet eşitliği konusunda İstanbul sözleşmesini imzalayan ülkelerden biri olduğunu belirten uzmanlar, hala kat edilmesi gereken mesafeler olduğunu her fırsatta dile getiriyorlar.

WhatsApp’ta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın

©SONHABER.EU