Almanya'da Federal hükümet, "Kendi Kaderini Tayin Etme Yasası" olarak adlandırılan ve her bireyin nüfus dairesinde basit bir prosedürle adını ve cinsiyetini değiştirmesini mümkün kılan yasa tasarısını onayladı. Tasarı FDP tarafından desteklenirken,  AfD ve birlik partileri CDU/CSU tasarıya tepki verdi. 

Tasarının yasalaşması durumunda, 14 yaşından küçük çocukların aileleri (veli veya vasileri) nüfus dairesine başvurarak çocuklarının cinsiyetini veya cinsiyetsizliğini kaydettirebilecek, 14 -18 yaş grubundakiler bu hakka sahip olmak için velilerinin onayını almak zorunda olacak. 18 yaşından büyük olan bireyler ise uzman görüşü gerekmeksizin nüfus dairesinde cinsiyet ve ad değişikliği yapabilecek.

Adalet Bakanı Marco Buschmann (FDP) konu ile ilgili Deutschlandfunk'a yaptığı açıklamada, bu yasanın hayatı kolaylaştıracağını belirtti. Aile Bakanı Paus ise reformun uzun süredir ayrımcılığa maruz kalan azınlıkları koruma amacı taşıdığını vurguladı. 

Federal hükûmetin Eşcinsel Komiseri Lehmann tasarının kabul edilmesini 'tarihi bir gün' olarak nitelendirerek, “Zorunlu psikiyatrik değerlendirmelerin ve maliyetli mahkeme süreçlerinin sona eriyor olması, ileriye yönelik büyük bir adım olarak kabul edilmelidir.” yorumunu yaptı.

Alman Lezbiyen ve Gay Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mara Geri, Die Welt gazetesine yaptığı açıklamada, bu değişikliği uzun yıllardır beklediklerini dile getirdi ancak hala tasarının tam güven almadığını da sözlerine ekledi.

"Kendi Kaderini Tayin Etme Yasası" taslağına karşı çıkanların başında AfD geliyor. Parti tasarıyı  "çılgınca ve tehlikeli" olarak nitelendiriyor. Birlik partileri CDU/CSU ise mevcut haliyle yasa taslağına karşı olduklarını ifade ediyor. 

Mevcut yasa: Transseksüellik yasası
Almanya'da 1980 yılından bu yana yürürlükte olan transseksüellik yasası (Transsexuellengesetz), kişilerin resmi olarak adlarını ve cinsiyetlerini sadece psikolojik değerlendirme ve mahkeme kararı sonrasında değiştirebilmelerine izin veriyor. Ancak bu değerlendirmelerde çoğu zaman kişilerin çok müstehcen ve aşağılayıcı sorulara maruz kaldığı ve prosedür maliyetinin (yaklaşık 2 bin euro) aşırı olduğu yönünde eleştiriliyor. Federal Anayasa Mahkemesi de daha önce defalarca yaptığı açıklamada yasanın önemli bölümlerinin Anayasa'ya aykırı olduğunu bildirmişti.

©Sonhaber.eu

Haberlerimizi İnstagram hesabımızdan da takip edebilirsiniz.

WhatsAppta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın

Sitemizde yayımlanan haberlerin her türlü hakkı SONHABER.eu’ya aittir. Haberin linki kaynak olarak gösterilmeden alınan haberler için hukuki işlem başlatılacaktır.