Haberlerimizi İnstagram , TikTok ve Youtube hesaplarımızdan da takip edebilirsiniz.
Almanya’da polis teşkilatına yönelik yürütülen kapsamlı bir araştırma, etnik fişleme (racial profiling) iddialarını doğrulayan bulgularla gündeme oturdu. Berlin’de açıklanan raporda, göçmen kökenli bireylerin ve dış görünüşü “Alman” algısına uymayan kişilerin, özellikle havalimanları, tren istasyonları ve sınır geçişlerinde daha sık kontrol edildiği belirtildi.
Federal Polis Sorumlusu Uli Grötsch tarafından sunulan raporda, bir yılı aşkın süredir yürütülen çalışmalarda 19 ayrı vakanın soruşturulması için adım atıldığı açıklandı. Grötsch, “Bazı kişiler sadece fiziksel görünümleri nedeniyle diğer yolcuların gözü önünde kontrol ediliyor. Bu kabul edilemez bir ayrımcılık” ifadelerini kullandı.
Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın.
Sınır kontrolleri ve sistematik sorunlar
Raporda, sınır kontrollerinin düzensiz göçmenleri engelleme amacıyla yapıldığı belirtilse de, uygulamanın ırkçı profilleme tartışmalarını körüklediği vurgulandı. Grötsch, bu durumun hem etik hem de hukuki açıdan sorunlu olduğunu belirterek, Federal Polis Kanunu’nda reform ve polis akademilerinde ayrımcılık eğitimlerinin artırılması gerektiğini savundu.
Araştırma ayrıca, polis memurlarının bireysel tutumlarından ziyade, günlük operasyonel prosedürlerin belirli etnik gruplara karşı ayrımcılık riskini artıracak şekilde tasarlandığını ortaya koydu. Özellikle Afrika kökenliler, Arnavutlar, Türk ve Arap gençler, “potansiyel suçlu” olarak sınıflandırılıyor ve daha sert muameleye maruz kalıyor
Türk toplumuna yönelik etkiler
Almanya’daki Türk toplumu, özellikle havalimanlarında sıkça kimlik kontrolüyle karşılaşıyor. Grötsch’ün raporu, bu tür ayrımcılıkların azalması için umut vadediyor.
©Sonhaber.eu
Fotoğraf: Pexels.com - Markus Spiske