Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın.
Vlaardingen’de yanında kaldığı koruyucu aile tarafından uzun süre ağır istismara uğrayan 10 yaşındaki kız çocuğuyla ilgili mahkeme kararını verdi. Hakim, koruyucu ebeveynler Johnny van den B. ve Daisy W.’ye sekiz yıl hapis cezası verilmesine hükmetti.
Mahkeme, ikilinin kız çocuğunu uzun süre özgürlüğünden yoksun bıraktığını ve onu dövdüğünü kanıtlanmış saydı. Ancak çocuğun hastaneye kaldırıldığında sahip olduğu tüm yaralanmaların sorumlusunun kesin olarak bu kişiler olduğunun belirlenemediğine karar verdi.
Mahkeme: Tekrar suç işleme riski düşük, TBS uygun değil
Savcılık, sanıklar için 11 yıl hapis ve zorunlu TBS (zorunlu psikiyatrik tedavi amaçlı güvenlik altına alma) talep etmişti. Ancak mahkeme, TBS’nin gerekli olmadığına hükmetti.
Mahkeme, iki sanığın yeniden koruyucu aile olarak görevlendirilemeyecek olmasını gerekçe göstererek suçun tekrarlanma riskinin düşük olduğunu belirtti. Bu nedenle TBS cezasının uygun olmadığına karar verdi. Ayrıca sanıkların tahliye edildiklerinde uzun süreli denetim altında tutulmalarına hükmetti.
Mahkeme ayrıca ‘ağır yaralama’ suçunun tüm unsurlarıyla kanıtlanamadığı yönünde değerlendirmede bulunarak, savcılığın talep ettiği 11 yıl yerine 8’er yıl hapis cezasını uygun buldu.
Diğer çocuklara da kötü muamele yapılmış
Koruyucu ailede yaşayan kızın kız kardeşi ile iki Suriyeli erkek kardeşin de şiddete uğradığı tespit edilmişti. Mahkemede ortaya çıkan bilgilere göre, Vlaardingenli kızın kardeşinin saçı tamamen kazıtıldı ve çoğu zaman aşağılanmaya maruz kaldı. Aynı ailenin bakımında bulunan Suriyeli iki erkek çocuğa da hem fiziksel hem psikolojik şiddet uygulandığı belirlendi.
Mahkeme, bu çocukların ağır şekilde zarar gördüğünü belirterek hapis cezasının failler için tek uygun yaptırım olduğuna hükmetti.
Vlaardingenli küçük kız
Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında ağır yaralı olarak hastaneye götürülen 10 yaşındaki kız çocuğuyla ilgili başlatılan soruşturma, koruyucu ebeveynler Johnny van den B. ve Daisy W.’nin çocuklara uyguladığı işkenceleri ortaya çıkarmıştı.
Doktorlar, kızın beyin hasarı geçirdiğini, vücudunun çeşitli bölgelerinde çok sayıda kırık bulunduğunu ve neredeyse tüm bedeninde eski ve yeni yaraların izlerinin tespit edildiğini açıkladı. Ayrıca çocuğun aşırı derecede zayıfladığı, hastaneye yatırıldığında yalnızca 19 kilo ağırlığında olduğu belirlendi. Bu durum, uzun süreli ihmal ve şiddetin açık bir göstergesi olarak değerlendirildi.
Babanın itirafı bir buçuk yıl sonra geldi
Tutuklu olarak yargılanan koruyucu baba, bu ay içinde kız çocuğunu kilitlediğini itiraf etti. Çocuğun bir kafes içinde tutulduğu, zincire bağlandığı, bazen de bir odaya kitlendiği; odanın kapı kolunun ise kaçmasını engellemek için söküldüğü ortaya çıktı.
Babanın ifadesine göre tüm bunlar “kızı kendisinden ve aileden korumak” amacıyla yapılmıştı. Çocuğun güçten düşene kadar dans etmeye zorlandığı ve dikenli telin bir cezalandırma yöntemi olarak kullanıldığı da ortaya çıkan diğer vahşet unsurları arasındaydı.
Her iki ebeveynde de kişilik bozukluğu
Pieter Baan Merkezi’nin (hükümlü psikiyatrik inceleme kurumu) raporuna göre, çiftin kişilik bozuklukları bulunuyor ve empati kurma becerilerinde ciddi sorunlar tespit ediliyor.
Küçük kız ömür boyu bakıma muhtaç
Çocuğun uğradığı kalıcı beyin hasarı nedeniyle hayatının geri kalanında tamamen bakıma muhtaç olacağı belirtiliyor. Şu anda iki profesyonel bakıcı tarafından sürekli gözetim altında tutuluyor. İşlevsellik seviyesinin ise yeni yürümeye başlayan bir çocuk düzeyinde olduğu ifade ediliyor.
Ölümcül saldırı suçlaması düşürüldü
Sanıklar hakkında önce “öldürmeye teşebbüs” suçlaması da yöneltilmişti. Ancak savcılık, kızın merdivenden itilip itilmediğini kanıtlayamadığı için bu suçlamayı dosyadan çıkardı.
©Sonhaber.eu