Ilk mahkemeye Üniversiteyi savunmak için kimsenin katılmadığı, bunun üzerine ertelenen duruşmaya ikinci mahkemede de Üniversiteden ne bir yetkilinin katıldığı ne de avukat gönderildiğini ve ne kendisi ne de müvekkilleri ile iletişime geçilmediğini belirten mağdur tarafın avukatı Betül Özateş bunun üzerine iflas davası açmak zorunda kaldıklarını belirtti.
Iflas davasına da önceki mahkemelerde olduğu gibi üniversite adına ne bir yetkili ne de bir avukat katılmayınca mahkemenin iflas kararı vererek Kayyum (curator) atadığını ifade etti.
Kayyum olarak atanan Marcel Windt ise iki seçeneklerinin olduğunu söyleyerek, bunlardan birincisi okulun kapanıp tüm faaliyetlerini sonlandırmasıdır ki bu hiç bir tarafın işine gelmez.
Ne Okul, ne hocalar ne çalışanlar bunu istemez dedi. Ikinci seçenek ise iki tarafın görüşerek borçların ödenmesi, herkesin ödevini yapması ve okulun yoluna devam etmesidir ki böyle olmasını ümid ettigini belirtti.
Kayyum Marcel Okul yönetimine planlarını soracağını, eğer planları yoksa kendi planını uygulayacağını ifade ettikten sonra bugun itibariyle benim onayım olmadan hiçbir çalışma yapamazlar dedi.
Okul idaresinin iflas davasıyla ilgili bir tepki göstermediği görüldü. Ulaşabildiğimiz davacılardan isminin açıklanmasını istemeyen taraflar, bu sonucu istemediklerinin, başında islam bulunan kurumun bu duruma düşmesine çok üzüldüklerini fakat Üniversite yönetiminin iletişimden kaçarak ve mahkemeler hem gelmeyip hem savunma göndermeyerek bu sonucu zorunlu hale getirdiğini ifade ettiler.
Işçinin hakkının teri kurumadan verin diyen bir peygamberin getirdiği dini öğreten bizler, haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır prensibine yaşatılan bunca haksızlığa susarak öğretemezdik dediler.
Üniversitenin bu karara iki hafta içinde itiraz etme hakkının bulunduğu belirtildi.
WhatsApp’ta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın
Avrupadanhaber
Haberlerimizi izin almadan kullanmayınız!
