DuPont'un çalışanı derhal görevden almak istemesini haksız bulan Bölge Mahkemesi yargıcı, ancak bir ihtar süresi verilerek iş sözleşmesinin feshedilebileceğine karar verdi. Mahkemenin karar gerekçesinde sözleşmenin feshinin, DuPont'un sunduğu gibi kusurlu eylemler temelinde değil, bozulan istihdam ilişkisi temelinde olduğu vurgulandı.
Aşırı öksürük ve korona teşhisi
20 yıldan fazla bir süredir Dordrecht'teki kimya şirketi DuPont'da çalışan bir görevli, bu yıl 15 Mart'ta işe geldiğinde, aşırı öksürük nedeniyle iş arkadaşlarının dikkatini çekti. Meslekdaşları tarafından eve gitmesi tavsiyesinde bulunulan ancak öksürüğün bronşitten kaynaklandığını belirten bu kişi, tavsiyeyi reddetti.
Ertesi gün hastalandığı için işe gitmeyen kişi, 17 mart günü yaptırdığı korona testinin sonucunun pozitif olduğunu öğrendi.
DuPont'a göre direk işten çıkartılmalı
DuPont, çalışanlardan gelen baskı üzerine bu kişiyi direk işten çıkartmak için gerekli prosedürleri başlattı.
Kimya şirketine göre bu çalışan, sağlık şikayetleriyle işe gelerek ve çalışma arkadaşlarını korona virüsüne maruz bırakarak kusurlu davrandı.
Mahkeme karar gerekçesi
Yapılan başvuruyu değerlendiren Asliye Hukuk Mahkemesi, çalışan kişinin iş sözleşmesinin feshedilmesine karar verdi, ancak gerekçe DuPont firmasının istediği gibi gelmedi.
Mahkeme kararında çalışanın meslektaşlarının ısrarlarına rağmen eve gitmemesini, işvereninin korona protokolüne ve hükümet yönergelerine aykırı olduğu kaydedildi.
'Kişinin eve gitmeyi reddettiğinde, iş arkadaşlarının amirlerine şikayette bulunmamalarının, onların ifadelerini mantıksız kılmaz' şeklinde niteleyen mahkeme kararında, davalının iddası olan 'meslektaşlarının yalan söylediği veya yanlış beyanda bulunmaya zorlandığına dair iddiasına yönelik de hiçbir kanıt bulunmadığı belirtildi.
İşten çıkarılmak istenilen kişinin, sonuçta hasta olduğunu şirkete bildirdiğini ve isteyerek korona testi yaptırdığını, bu şekilde davranış kurallarına uyduğunu belirtilen mahkeme kararında, buna dayanarak 'kusurlu' davranış nedeniyle kişinin işten çıkartılamayacağına vurgu yapıldı.
Kararda; kişinin tek başına çalışan bir pozisyona sahip olduğu, diğer meslektaşlarıyla sürekli temas halinde bulunmadığı ve iş arkadaşlarına korona virüsü bulaştırdığına dair bir veri olmadığı kaydedildi.
Sonuç: Bozulan iş ilişkisi
Hakim, çalışanın davranışları nedeniyle bozulan iş ilişkisini işten çıkarma için yeterli sebep olarak görüldüğüne, en az dört iş arkadaşının acilen eve gitmesini tavsiye etmesine rağmen buna uymadığına ve böylelikle meslektaşlarının güvenine ihanet ettiğine karar verdi.
Şirketin belirttiği 'direk işten çıkartma' istemini onaylamayan hakim, iş sözleşmesinin 4 aylık bekleme süresi göze alınarak, 1 Ekim'den itibaren feshedilebileceğine, ayrıca ağır kusurlu fiiller söz konusu olmadığından, işten çıkarma tarihinin öne alınmayacağına hükmetti.
Mahkeme, çalışanın talep ettiği 200.000 euro tazminat ücretini kabul etmeyerek, bu kişiye 23.000 euro verilmesine karar verdi.
Sonhaber'i artık Telegram'da da takip edebilirsiniz: t.me/sonhabereu
WhatsApp’ta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın
©️SONHABER.EU
