Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, başta Fransa'daki Müslümanların en üst çatı örgütlenmesi Fransa İslam Konseyi (CFCM) olmak üzere ülkedeki Müslüman kuruluşları yeniden yapılandırmak istediğini ve yeni reformlar getireceklerini açıklaması Müslümanların tepkisine neden oldu.

Macron ve İçişleri Bakanı Gerard Collomb, CFCM'nin gelecek yıl yapılacak başkanlık seçimleri ve Müslümanları yakından ilgilendiren konularda açıklamalarda bulunması Fransa'da yaşayan Müslümanların tepkisini topluyor.

CFCM Başkanı Ahmet Oğraş, konuya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Fransa'da Müslümanlar ve İslam hakkında ciddi bir yanlış algının olduğunu vurgulayan Oğraş, "Cumhurbaşkanı Macron, İslam konusunda Fransız halkını rahatlatmak istediğini, İslam anlayışı ve Müslümanları temsil eden örgütlere yeni düzenlemeler ve reformları ancak kendisinin getirebileceğini söyledi. Ama biz diyoruz ki laik bir ülkedeyiz, Macron cumhurbaşkanı olarak tavsiyelerde bulunabilir, bizim işimizi kolaylaştırabilir ancak İslam Konseyinde reform yapılacaksa onu biz yaparız ve bizim sorumluluğumuzun altındadır." dedi.

- "Bağımsızlığımızı istiyoruz"

İslam Konseyinde yapılacak reformlar konusunda Macron ile görüşmeler gerçekleştirdiğini ifade eden Oğraş, yol haritalarını kendilerinin belirleyeceklerini söyledi.

Kuruluşundan bu yana 15 yıl geçen CFCM'nin misyonu, vizyonu ve tüzüğü ile ilgili değişikliğe gidilmesi gerektiğini belirten Oğraş, İçişleri Bakanlığından bağımsız bir şekilde çalışmak istediklerini ve bu konuda ülkede yaşayan Müslümanların gereken desteği vereceğini ifade etti.

Oğraş, "Bağımsızlığımızı istiyoruz. Kaderimizi kendimiz tespit edelim, kendi sorunlarımızı kendimiz çözelim. Başka birinin bir şey empoze etmesini ve yönlendirmesini istemiyoruz. Sadece Fransız devletinin ve cumhurbaşkanının yapacağı tek bir şey var, işimizi kolaylaştırmaktır." diye konuştu.

Fransa'da "İslam reformu" adı altında aslında İslam'ın içinin boşaltıldığına dikkati çeken Oğraş, "Macron, güvenilir eğitim kurumları, güvenilir imam ve güvenilir hutbeler istiyor. Bunlar kulağa hoş geliyor ancak altında kötü niyet var." ifadelerini kullandı.

Oğraş, Macron'un "İslam'ı reforme edeceğini" söylerken CFCM ile değil İslam karşıtı araştırmacılarla çalıştığını kaydetti.

Macron'un imamların dışardan gelmesini istemediği ve Fransa'da yetişmesi gerektiğine yönelik açıklamalarına ilişkin bir soru üzerine, Oğraş, bunun bir anda yapılması mümkün olmadığını ve zamana ihtiyaç duyulduğunu belirterek, Fransa'nın bu konuda Türkiye, Fas ve Cezayir ile iş birliği yapması gerektiğini söyledi.

Oğraş, "Fransa dışardan gelen imamları istemediğini sık sık dile getiriyor ancak bu imamların ilgili ülkelerle yapılan anlaşmaların neticesinde geldiğini unutmamak gerekiyor." dedi.

Fransa'da İslam ve Müslümanlar konusunda "medyatik bir savaş" olduğuna dikkati çeken Oğraş, ülkeye dışardan gelen imamlarla ilgili bir "terör sorunu"nu dile getirmenin haksız bir nitelendirme olduğunu aksine Fransa'da yetişen imamlarda böyle sorunlar ortaya çıkabildiğini söyledi.

Oğraş, Fransa ve Avrupa'da Müslümanların kendi eğitim merkezlerini, imam hatip liselerini ve ilahiyat fakültelerini kurmaları gerektiğini vurguladı.

CFCM'nin ülkede sadece dini temsil etmesi gerektiğini belirten Oğraş, CFCM dışında Fransa'daki Müslümanların menfaatlerini korumak için başka kuruluşların da kurulabileceğini ifade etti.

Oğraş, CFCM'nin mali imkanlarını da güçlendirmesi gerektiğini belirterek Fransa'daki Müslümanlar hakkındaki olumsuz algılar konusunda gerekli çalışmaların yapılmasının önemli olduğunu da anlattı.

Macron, pazar günü Le Journal du Dimanche gazetesine verdiği mülakatta, başta CFCM olmak üzere ülkede Müslüman örgütlerini yeniden yapılandıracaklarını ve onların devletle ve toplumla ilişkilerini yeniden düzenleyecek önemli reformlar getireceklerini belirtmişti.

İçişleri Bakanı Collomb da CFCM başkanlarının artık bazı federasyonlardan seçilmemesi ve Fransa'daki tüm Müslümanların seçimlere katılabilmesi gerektiğini söylemişti.

Ülkedeki diğer dini örgütlerin bağımsız bir şekilde ve devletin herhangi bir müdahalesi olmadan faaliyet yürütebilmelerine rağmen Macron ve Collomb'un bu açıklamaları hükümetin Müslümanları kontrol altına almak istediği ve Fransa İslam Konseyine şekil vermeye çalıştığı yorumlarına neden olmuştu.

Macron'un "İslam reformu" girişimi aslında ülkedeki Müslümanların İslami yaşam tarzına müdahale olarak değerlendiriliyor. İçişleri Bakanlığının dini masasındaki yetkililer, diğer dini örgütlerin toplantılarına katılmazken, CFCM'nin iki haftada bir düzenledikleri yönetim kurulu toplantılarına katılıyor.

AA