Hollanda’da 2016 yılından bu yana gözaltında polis şiddeti sonucu hayatını kaybedenlerin sayının 41 olduğu açıklandı. Bunların yaklaşık yarısının göçmen kökenli olduğuna dikkat çekildi.

Hollanda polisinin ırkçılık yapmayacağı ve polis şiddetinin çok az rastlanan bir durum olduğu şeklindeki başbakan Rutte’nin yaklaşımı, insan hakları konusunda ulusal ve evrensel faaliyetler yürüten bazı sivil toplum kuruluşlarının eleştirilerine sebep oldu.

Amnesty International ve Controle Alt Delete (CAD) yaşananların hükümet ve meclis tarafından normal karşılanması üzerine ayrı ayrı çalışmalar ve açıklamalar yaptılar.

Amnesty; “hükümet, acilen ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele konusunda adımlar atmalı” şeklinde açıklama yaparken CAD, polis şiddeti ve ırkçılıkla ilgili geniş çaplı gösteriler devam ederken ve polisin tutumu tartışılırken, senatoda polisin yetkilerinin genişletilmesiyle ilgili bir yasanın görüşülüyor olmasına dikkat çekti.

Söz konusu yasa, polis tarafından şiddet kullanılması durumunda, memura zanlı olarak muamele edilmemesini ve şiddet sonucunda bir sivilin ölümü durumunda polisin alacağı en yüksek cezanın 3 yıl olmasını kapsıyor.

Politikacıların ve medyanın polise ayrımcılık ve ırkçılık konularında fazla güvenmesinin sakıncalı olduğuna dikkat çekilirken son yaşanan vergi dairesindeki etnik profil skandalı örnek olarak gösteriliyor.

Hollanda polis sendikası ise, görev sırasında şiddet kullanan bir polisin sıradan bir siville kanun önünde aynı görülmemesi gerektiğini savunuyor.

Bu yasa meclise geldiğinde, DENK dışındaki bütün partilerin oylarıyla kabul edilmişti. Ancak yaşanan süreç sonuncunda, GroenLinks ve PvdA senatoda değişiklik istedi.

Polisin daha şeffaf olması gerektiğini savunan CAD; 2016 yılından beri polis şiddeti sonucu hayatını kaybedenlerin kayıtlarını tuttuklarını ve şu an sayının 41 olduğunu açıkladı. Bunların yaklaşık yarısının göçmen kökenli olduğuna dikkat çekildi. Polis bu rakamları açıklamadığı için bu verileri CAD özel olarak takip ediyor.

Polisin açık ve şeffaf olmamasının konuyla ilgili soru işaretlerini artırdığı da vurgulanırken, bu gibi konuların meclis tarafından takip edilmesi gerekirken bunu sivil toplum kuruluşlarının yapmasının garipliğine dikkat çekildi.

WhatsApp’ta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın

Haberlerimizi izin almadan kullanmayını

Habernet