Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın.
Hollanda’da savcılık, Vlaardingen’de yanında kaldığı koruyucu aile tarafından uzun süre ağır istismara uğrayan 10 yaşındaki kız çocuğuyla ilgili görülen davada verilen cezaya itiraz etti. Dava üst mahkemeye taşındı.
Çifte verilen ceza
Rotterdam’da görülen davada mahkeme, savcının 11 yıl hapis ve zorunlu TBS cezası talebine karşılık, koruyucu ebeveynler Johnny van den B. ve Daisy W.’ye 8’er yıl hapis cezası vermişti. Mahkeme, ikilinin kız çocuğunu uzun süre özgürlüğünden yoksun bıraktığını ve onu dövdüğünü kanıtlanmış saydı. Ancak çocuğun hastaneye kaldırıldığında sahip olduğu tüm yaralanmaların sorumlusunun kesin olarak bu kişiler olduğunun belirlenemediğine hükmetti.
Mahkeme ayrıca, iki sanığın yeniden koruyucu aile olarak görevlendirilemeyecek olmasını gerekçe göstererek suçun tekrarlanma riskinin düşük olduğunu belirtti. Bu nedenle TBS cezasının uygun olmadığına karar verdi. Buna ek olarak, sanıkların tahliye edildiklerinde uzun süreli denetim altında tutulmalarına hükmedildi.
Savcılığın itirazı
Savcılık bu kararı istinafa götürme kararı aldı. İtirazın iki temel noktaya dayandığı açıklandı. İlki, mahkemenin TBS (tedavi amaçlı zorunlu klinik tedavi) cezası uygulamaması. İkincisi ise koruyucu ebeveynlerin, çocuğun hayatının geri kalanını engelli olarak geçirmesine neden olan ağır yaralama suçundan mahkûm edilmemesi.
İtiraz üzerine dava dosyası şimdi Den Haag Bölge Adalet Divanı’na (Gerechtshof Den Haag) gönderilecek ve dosya burada yeniden ele alınacak.
Vlaardingenli küçük kız
Geçtiğimiz yıl mayıs ayında ağır yaralı şekilde hastaneye götürülen 10 yaşındaki kız çocuğuyla ilgili başlatılan soruşturma, koruyucu ebeveynler Johnny van den B. ve Daisy W.’nin çocuklara uyguladığı işkenceleri ortaya çıkarmıştı. Doktorlar, kızın beyin hasarı geçirdiğini, vücudunun çeşitli bölgelerinde çok sayıda kırık bulunduğunu ve neredeyse tüm bedeninde eski ve yeni yaraların izlerinin tespit edildiğini açıkladı. Ayrıca çocuğun aşırı derecede zayıfladığı, hastaneye yatırıldığında yalnızca 19 kilo ağırlığında olduğu belirlendi. Bu durum, uzun süreli ihmal ve şiddetin açık bir göstergesi olarak değerlendirildi.
Babanın itirafı bir buçuk yıl sonra geldi
Tutuklu olarak yargılanan koruyucu baba, bu ay içinde kız çocuğunu kilitlediğini itiraf etti. Çocuğun bir kafes içinde tutulduğu, zincire bağlandığı ve bazen de bir odaya kilitlendiği; odanın kapı kolunun ise kaçmasını engellemek amacıyla söküldüğü ortaya çıktı. Babanın ifadesine göre tüm bunlar “kızı kendisinden ve aileden korumak” amacıyla yapılmıştı. Çocuğun güçten düşene kadar dans etmeye zorlandığı ve dikenli telin bir cezalandırma yöntemi olarak kullanıldığı da ortaya çıkan diğer vahşet unsurları arasındaydı.
Küçük kız ömür boyu bakıma muhtaç
Çocuğun uğradığı kalıcı beyin hasarı nedeniyle hayatının geri kalanında tamamen bakıma muhtaç olacağı belirtiliyor. Şu anda iki profesyonel bakıcı tarafından sürekli gözetim altında tutuluyor. İşlevsellik seviyesinin ise yeni yürümeye başlayan bir çocuk düzeyinde olduğu ifade ediliyor.