Almanya'nın Köln/Bonn Havalimanı Gümrük Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, son haftalarda Türkiye'den gelen yolcuların deklare etmeden beraberinde getirdikleri altın ve ziynet eşyalarında büyük oranda artış tespit edildiği bildirildi.

Köln/Bonn Gümrük Müdürlüğü Basın Sözcüsü Jens Ahland DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada Mart ayı başından bu yana resmi makamlara bildirilmediği için "kaçak" olarak değerlendirilen altın ve ziynet eşyalarında gözle görülür bir artış kaydedildiğini söyledi.

Sözcü, Türkiye'den gelen yolcular arasında 1 Mart'tan 21 Nisan'a kadar rastgele yapılan kontrollerde, gümrük idaresine bildirilmediği tespit edilen 2 kilogram 200 gram altın ve ziynet eşyasının ele geçirildiğini kaydetti.

Jens Ahland, sadece Mart ayında yapılan denetimlerde Ocak-Şubat aylarının toplamının yaklaşık iki katına tekabül eden miktarda kaçak şekilde Almanya'ya getirilmeye çalışılan altın tespit edildiğini belirterek, söz konusu artışın sürdüğünü vurguladı.

Ahland, değeri 100 bin euroyu geçen altın ve ziynet eşyalarını resmi makamlara bildirmeden Almanya'ya getirmeye çalışan 27 kişi hakkında ise vergi kaçırmaya teşebbüs suçlamasıyla soruşturma başlatıldığını söyledi.

Sözcü Ahland, Türkiye gibi Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerden gelen yolcuların beraberlerinde en fazla 430 euro değerinde altın takı bulundurabileceklerini belirterek, bu miktarın üzerindeki takıların gümrüğe tabi olduğunu ve mutlaka önceden resmi makamlara bildirilmesi gerektiğini vurguladı.

Ederi 430 euroyu aşan altın ve ziynetin ticari ürün sayıldığını ve bu ürünlere değerleri üzerinden yüzde 19 katma değer vergisi ile yüzde 2,5 gümrük vergisi uygulandığını hatırlattı.

"Altın kaçakçılığı" vakalarında Mart ayından itibaren yaşanan artışın nedenleri konusunda bilgi sahibi olmadıklarını ifade eden Ahland, yolcuların gümrükten geçişleri sırasında yapılan rastgele kontrollerde deklare edilmemiş altınlara rastlandığında kendilerine  "susma hakları" olduğunu hatırlattıklarını belirterek, bunun üzerine çoğu yolcunun konuşmamayı tercih ettiğini aktardı.

Sözcü ayrıca genellikle "Almanca yetersizliği" nedeniyle bu yolcuların ifadelerinin daha sonra yazılı olarak alındığını, bu durumda da soruşturmanın gizliliği ilkesi gereğince beyan ettikleri gerekçelerin açıklanmadığını belirterek, son dönemlerdeki artışın nedenini belirlemekte zorluk yaşadıklarını söyledi.

Sonhaber'i artık Telegram'da da takip edebilirsiniz:  t.me/sonhabereu

WhatsApp’ta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın