Malum yapıya ( Fetullah Gülen Örgütü ) destek veren yakın bir gazetenin “skandal” başlıklı bir haberini okudum.
İrkildik, bir kez daha ne kadar alçalabileceklerini gördüm.
Koskoca Diyanet Vakfı ile Et ve Balık Kurumu’na yapılan iftiraları gözlerim yerinden fırılayana kadar okudum.

Devlete ve devletin kurumlarını hedef olan bu tür haberleri yapmaya hiç utanmıyorlar.
Doğru mudur yalan mıdır dikkat etmiyorlar.
Çamur at izi kalsın siyasetine aynen devam.

Bizim de bildiklerimiz çok ama biz alenen bunları söylemiyoruz.
Söyleme zamanı gelmiş demek ki; söyleyelim o zaman!
Bizim kulağımıza çok emin yerlerden öten kuşlar var!

Kuşlar diyor ki, bu yapılnma, bu örgüt yıllardır kurban parası toplar, Afrika ülkelerinde ucuz fiyatlara kurban keser ve bu kurban etlerini satarlar. Kuşlardan ziya de elimizde bu konuda bilgi ve belgeler var.
Ama biz bunu bu zamana kadar söylemedik.

Çünkü bu durumu zaten duymayan kalmamıştır. Öte yandan duyupta hala inanmayan da zavallılar olduğunu biliyorum.
Çünkü onlar hipnotizma edilmiş gibidirler; kim ne söylerse söylesin inanmak istemezler
Çünkü onların kulakları sağır, gözlerine perde inmiştir

Yazık değil mi, günah değil mi; hiç utanmıyor, sıkılmıyor musunuz?
Kurban keseceğiz, diye aldığınız, fakir-fukaraya itiyaç sahiplerine dağıtacağız, dediğiniz etleri et tüccarlarına satmaya hiç utanmıyor musunuz?
Benim halis niyetli insanlarım sizlere inanarak vekaletlerini veriyor ama siz emanete ihanet ediyorsunuz.
Etleri dağıtmayı bırak bunları bir de Müslüman olmayan Hristiyan et tacirlerine satıyorsunuz.

Sizler önce kendi evinizin önünü temizleyin.
Kimseye de çamur atmayın, dedikodu ve haset çok kötü bir haslettir, bunlardan artık vazgeçin.
Haa, bu kurbanla ilgili açıklayıcı geniş yazılarım daha sonra gelecek ama şimdilik bu kadar....

[email protected]