Katilin yakalanmasında annesinin yaptığı ihbar önemli rol oynadı. Almanya'da kaçırılan Muhammed ve Elias'ın aynı kişi tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Berlin'de 1 Ekim tarihinde kaybolan dört yaşındaki mülteci çocuk Muhammed'i öldürdüğü şüphesiyle gözaltına alınan 32 yaşındaki zanlı, savcılık sözcüsünün yaptığı açıklamaya göre, dün gece verdiği ifadede hem Muhammed'i, hem de temmuz ayında kaybolan Elias'ı öldürdüğünü itiraf etti. Alman Haber Ajansı'nın elindeki bilgilere göre, söz konusu cinayetlerin cinsel motifli olduğundan yola çıkılıyor. Polis ve savcılık bu konuda henüz bir açıklama yapmadı.

Brandenburg Eyaleti'ndeki Luckenwalde kentinde ise Elias'ın cesedini bulabilmek için arama çalışmaları sürdürülüyor. Basında yer alan bilgilere göre, katilin Elias'ı burada hobi bahçelerinin bulunduğu bir bölgeye gömdüğü bildiriliyor. Altı yaşındaki Elias temmuz ayı başında Potsdam'da kaybolmuştu. Son olarak oyun oynarken görülen birinci sınıf öğrencisini bulmak için yüzlerce polis ve çok sayıda vatandaş haftalarca çevreyi aramış ancak bir ipucu bulamamıştı.

Mülteci kayıt merkezinden kaçırıldı

Ailesi bir yıl önce Bosna'dan gelerek sığınma talebinde bulunan minik Muhammed ise, annesi ve kardeşleriyle birlikte Berlin'de bir mülteci kayıt merkezinde beklerken bir anda gözden kaybolmuş, çevredeki güvenlik kameralarından elde edilen görüntüler, 30 yaşlarında bir kişinin Muhammed'in elinden tutarak mülteci merkezinden götürdüğünü ortaya çıkarmıştı. Merkeze 800 metre uzaklıktaki bir birahanenin güvenlik kameralarının kaydettiği ve kısa bir süre önce kamuoyu ile paylaşılan farklı görüntüler ise, zanlının daha önce tek başına mülteci kayıt merkezine doğru gittiğini göstermiş, zanlının anne babası da Çarşamba akşamı oğullarını teşhis etmişti. Zanlının annesi dün polisi arayarak "Oğlum bana her şeyi itiraf etti" demiş, bunun üzerine yakalanan zanlı, arabasının bagajında bulunan Muhammed'in cesedini polise göstermişti.

"Son derece cesur"

Çocukları kaçıran kişinin annesinin ihbarı üzerine yakalanması, uzmanlar tarafından 'özel bir durum' olarak nitelendiriliyor. Berlin'deki Charité Hastanesi'ndeki Psikiyatri ve Psikıoterapi Kliniği'nin direktörü Isabella Heuser, bunun 'doğal' olmadığını, annenin polisi aramadan önce bir süre kendisiyle boğuştuğundan yola çıktıklarını söylüyor. "Eminim ki, polisin 'Aranıyor' ibaresiyle kamuoyuyla paylaştığı fotoğrafı görür görmez, anne hemen ahizeye sarılmamıştır" diyen Heuser, polisin verdiği bilgiye göre annenin önce oğlunu şüpheleriyle yüzleştirdiğini hatırlatıyor. "Bu ters de gidebilirdi ve sonuçta anne-baba da oğullarının saldısına maruz kalabilirdi" şeklinde konuşan psikolog, annenin 'son derece cesur' davrandığını, etik ve ahlaki açıdan doğruyu yaptığını belirtiyor.

Kaynak Haberler.com