Kapı arkasında biriken mektupları fark eden bir görevlinin polisi aramasıyla, 74 yaşındaki kadının yıllar önce hayata gözlerini yumduğu ortaya çıkmıştı.

"Kimse fark etmemiş" diyor Axel Dees.

Sağlık Bakanlığı sözcüsü Dees, "Büyük bir şehirde, birinin 10 yıldır hayatta olmadığının fark edilmemesi büyük bir şoktu" diye ekliyor.

2013 yılında yaşanan olay, dönemin Rotterdam Belediye Meclis Üyesi Hugo de Jonge'yi harekete geçirmiş, yalnızlıkla mücadelede yerel çapta bir yol haritası çıkarılmıştı. Bugünse Jonge sağlık bakanı olarak görev yapıyor, stratejisi ise ülke çapına yayılmış durumda.

Yalnızlık sadece Hollanda'da değil, Avrupa genelinde de yaygın bir problem. O kadar ki İngiltere ilk kez geçen yıl 'yalnızlıktan sorumlu bir bakanlık' kurdu.

Yalnızlığa iten ne?

Araştırmacılara göre sağlıksız bir hayat, tek başına yaşamak ve yoksulluk yalnızlığı körükleyen faktörler.

Merkies, bu etkenler arasında en önemli rolü iletişim kurma becerisinin oynadığını savunuyor.

Bir mahalle kilisesi veya köy okulu gibi, insanları birbirine bağlayan etkenlerin günümüzde giderek yok olduğunu söyleyen Merkies, "Üretmek için bir baskı var. Eskiden eğitime daha fazla zaman ayırabiliyordu insanlar ancak şu an maddi nedenlerden dolayı bu durum artık değişti" diyor:

"Çalışanlar, çalışmadan maddi imkanı olanlar ve olmayanlar arasındaki uçurum giderek artıyor. Aile çok önemli. İnsanlar çalışmak için başka yerlere taşınmak zorunda kaldığında aradaki bağlar da kopuyor."

Yalnızlığı Sonlandırma Kampanyası'nın direktörü Robin Hewings de aynı görüşte: "Eğitim veya iş için yer değiştirdiğinizde arkadaş çevreniz de değişiyor. Bu özellikle gençler arasında yalnızlık noktasında büyük bir riski de beraberinde getiriyor."

Hewings'e göre yalnız hissetmeye yönelik risk barından diğer bir değişim çocuk sahibi olmak: "Çalışırken, eğlenmek için dışarı çıkarken, sosyal hayatınız varken, birden çocuğunuz olduğunda radikal bir değişme uğruyorsunuz ve ağlayan bir bebekle kendinizi yalnız hissedebiliyorsunuz.”

Hayatın önemli dönüm noktalarının yanı sıra, yalnızlıkla yeni teknolojiler arasında da kuşkusuz bir bağ var.

Hemings, sosyal medyanın günlük yaşantımıza etkisini şöyle özetliyor: "İnsanlar, Facebook ve Instagram gibi platformlarda en mutlu anlarının fotoğraflarını paylaşıp sosyal mukayese içine giriyor ki bu da yalnızlık hissini tetikleyen en somut risklerden."

Teknolojinin iletişim için kullanıldığındaki faydalarını da gözardı etmiyor Hemings: "Diğer yandan, 60 yıl öncesine göre, Avustralya'ya taşınan oğlunuzu belki bir daha hiç göremeyecek iken, şimdi görüntülü aramayla görüşebiliyorsunuz."

Dijital teknolojilerin yalnızlıkla mücadelede bir araç olabileceğini söyleyen Hemings, sosyal medya ile ilgi duyulan alanların genişletilebileceğini, insan ilişkilerinin sürdürülebilirliğine yardımcı olabileceğini vurguluyor.

Hollanda yalnızlıkla nasıl başa çıkıyor?

Ülkede 75 yaşının üzerindekiler arasından 700 binden fazla kişi kendini yalnız olarak tanımlıyor. Harekete geçilmezse bu sayının 2030 yılında bir milyonu bulacağı tahmin ediliyor.

İki yıl önce Hollanda hükümeti yalnızlıkla ilgili farkındalık yaratmak ve soruna ivedilikle çözüm bulmak için 26 milyon euro bütçe ayırdı.

Söz konusu hükümet planı arasında en çok konuşulan Amsterdam'da hayata geçirilen bir uygulama oldu: Yaşlılarla yaşamayı kabul eden gençlere daha uygun konut sağlanması.

Bazı belediyeler 75 yaşını aşkın vatandaşları kahve içmeye davet ederken, süpermarketler de "sohbet kasaları" açarak, alışverişi sosyalleşme fırsatı olarak gören yaşlıların haftalık ihtiyaçlarını giderirken diğer yandan muhabbet edebilecekleri bir ortam sundu.

WhatsApp’ta ücretsiz bültenimize abone olun, Hollanda ve diğer Avrupa ülkeleri gündeminden seçtiğimiz haberler her gün telefonunuza gelsin! Abone olmak için tıklayın

Haberlerimizi izin almadan kullanmayınız!

Kaynak:Euronews