Sivil toplum kuruluşları ve yetkililerinin katıldığı etkinliklerde, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ve Kur'an-ı Kerim okundu.

Türkiye'nin Lahey Büyükelçiliği rezidansında düzenlenen etkinlikte konuşan Lahey Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Alper Yüksel, "İki sene önceki hain darbe girişimi, istiklal aşığı bir milletin kahramanlığıyla demokrasi zaferine dönüşmüştür." dedi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) bazı ülkelerde masum rolü oynayarak düzenbazlıklarını sürdürmeye devam etmesine rağmen giderek zayıfladığını söyleyen Yüksel, "Yabancı kamuoylarında da FETÖ'nün kendisini lanse etmeye çalıştığı şekilde eğitim ve hayır işleriyle uğraşan toplumsal bir hareket olmadığı yavaş yavaş anlaşılmaya başlanmıştır. Bunun anlaşılması o ülkeler bakımından da önemlidir. Zira FETÖ'nün ihaneti sadece Türkiye'ye yönelik bir ihanet değildir. Dünyanın hangi ülkesinde yapılandılar ise o ülkenin hukuk düzenine, demokrasisine ve özgürlüklerine de ihanettir." diye konuştu.

Türkiye'nin ve halkın demokrasisine sahip çıktığını ve zor günleri geride bıraktığını dile getiren Yüksel, "Türkiye terör örgütleriyle mücadelede polisiyle, askeriyle ve 15 Temmuz gecesi tek yürek olup sokağa dökülen silahsız ama korkusuz kahramanlarıyla başarılı olmuştur." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin Amsterdam Başkonsolosu Tolga Orkun da 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye tarihinin en kanlı, acımasız ve hain olaylarından biri olduğunu belirterek, "FETÖ’nün kana susamış darbe girişiminin ikinci yıl dönümünde özellikle şehitlerimize ve darbe girişimini akim bırakan kahraman gazilerimiz ve bütün halkımızın fedakar girişimlerini anmak için bir araya geldik." dedi.

Orkun, FETÖ’nün Batı tarafından desteklendiğinin herkes tarafından bilindiğine dikkati çekerek, "FETÖ, PKK gibi birçok terör örgütü ile ilişkisi ve aldığı destek aşikar olan acımasız bir terör örgütüdür. DEAŞ ve PKK’dan hiçbir farkı olmayan FETÖ'cüler hem aramıza sızıp faaliyet yapmışlar hem de diğer örgütlerle birlikte ülkemizi bölmeye çalışmışlardır. PKK ve DEAŞ ile mücadelemiz neyse FETÖ ile mücadelemiz de odur. Fakat biz birlikte olduğumuz sürece bu hain terör örgütünün faaliyetleri ve casusluk şebekesinin tamamı ortaya çıkarılacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin Rotterdam Başkonsolosu Sadin Ayyıldız, yaptığı konuşmada, bugün sadece şehitleri anmak için değil, aynı zamanda 15 Temmuz’un ruhunu anlamak ve ders çıkarmak üzere toplandıklarını söyleyerek, "Çıkarılacak en önemli ders birlik ve beraberliğimizin ne kadar önemli olduğudur. Rabb'im birlik ve beraberliğimizi daim eylesin inşallah." dedi.

Ayyıldız, 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimindeki acı deneyimden iki gurur vesilesi ortaya çıktığını belirterek, şunları kaydetti:

"Birincisi, Türk halkının cesaret ve kararlılığıdır. Toplumun ve siyasi yelpazenin her kesiminden vatandaşlarımız, darbecilere karşı sokağa döküldüler. Bu süreçte Sayın Cumhurbaşkanı'mızın gösterdiği liderlik ve halka yaptığı çağrının kritik önemi haizdir. Ayrıca televizyon kanallarımız darbecilerin tehditlerine, baskınlarına rağmen yayınlarına devam etti. Türk milleti bir bütün oldu. İkinci gurur vesilemiz ise Türk milletinin tüm dünyaya demokrasiye sahip çıktığını ve çıkacağını göstermesi olmuştur. Halkımız, Türkiye'ye silahlı grupların değil, sadece demokratik yoldan işbaşına gelen hükümetlerin ve milli iradenin hakim olabileceğini ortaya koymuştur."

Bu girişimi sadece sapkın bir hain grubunun ülke yönetimini ele geçirme projesi olarak görmenin hata olacağına dikkati çeken Ayyıldız, "Bunu, günümüzde giderek şiddetlenen bölgesel ve küresel ölçekteki büyük güç mücadelesinin ve küresel güçlerin Türkiye üzerinden hayata geçirmek istedikleri hain planları dikkate alarak değerlendirmek daha isabetli olacaktır." diye konuştu.

Türkiye'nin Deventer Başkonsolosu Tuna Yücel Modrak, 15 Temmuz'un alışagelmiş türden bir askeri kalkışma olmadığını belirterek, "Bu darbe girişimi, bir işgal hareketi, bir terör saldırısı ve bir ihanet örneğidir. Bu hain girişim, kendini 'Kainat İmamı' olarak nitelendiren Fetullah Gülen'in takipçileri tarafından planlanan ve söz konusu terör örgütünün sivil mahrem imamları tarafından icra edilen bir darbe girişimidir. Geçtiğimiz iki yıl boyunca derinleşen soruşturmalar bu gerçeği kanıtlarıyla ortaya koymuştur." dedi.

"Türk demokrasisi, 15 Temmuz gecesi tarihinin en zor sınavlarından birini vermiş ve bundan başarıyla çıkmayı da bilmiştir." diyen Modrak, "Bundan ne kadar gurur duysak azdır. O karanlık gecede, her kesimden ve her siyasi görüşten Türk insanı sokağa çıkmış, demokrasisine dört elle sarılarak, tanklara ve tüfeklere karşı koymuştur. Bu tarihi bir dayanışma örneğidir." ifadesini kullandı.

FETÖ'nün yabancı ülkelerdeki uzantılarıyla mücadelede son iki yılda bazı başarılar kazanıldığına dikkati çeken Modrak, "Çabalarımız iki ana eksende sürdürülmektedir. Bunlar, FETÖ tehdidine dair farkındalığın artırılması ve yurt dışındaki FETÖ yapılanmasına yönelik atılan adımlardır." değerlendirmesinde bulundu.