Ardından sosyal medyada fenomen olmuş bir başka Türk genci çıkarak paylaştığı videolarla bir anda dikkatleri üzerine çekti.

Kollarında ve vücudundaki dövmeleri, söylemleri ile Hollanda medyasının ilgi odağı olan nam-ı diğer Dalton Sefa ( Sefa Çelik ) Son Haber’e konuştu.

Kendisi ile Zaandam şehrinde neler olduğunu, yaşanan olayları ve budan sonra neler yapmayı düşündüğünü konuştuk. Sıradışı görünümüne ve söylemlerine karşı, düşünceleri ve yapmak istedikleri ile karşımıza çok farklı bir gencin çıktığını gördük.

Son Haber: Videoları sosyal medyada milyonlarca kez izlenen Dalton Sefa kimdir?
Dalton Sefa: Adım Sefa Çelik. Hollanda’da doğdum büyüdüm. Annem Eskişehirli babam Afyon Emirdağlı 29 yaşındayım. 17 yaşında okulu bırakarak çalışmaya başladım. Babamın kendi işyeri vardı. Okula gittiğim dönemlerde bile okuldan çıkar babamın tekstil atölyesinde çalışırdım.

SH: Peki şimdi ne iş yapıyorsun?
DS: Kendi işyerim var.

SH: Genelde seni sokakta gören, işsiz güçsüz biri sanır.
DS: Ben zamanında bu konuda başka tepkiler de aldım. Mesela imkanı olduğu halde, sağlık sorunu olmadığı halde çalışmayıp sosyalden alanlara karşı söylemlerim oldu. Çünkü haksız yere ödenek alanların aldıkları parayı çalışanların ve bizim sırtımızdan çıkıyordu.

SH: İnan seni sokaktan gören bir şahıs, bu çocuk baba parası yiyen şımarık, hayta bir insan sanır.
DS: İşte abi dış görünüşe aldanmayacaksın.

SH: Evet bunu bir kez daha anladık. Şimdi asıl mevzuumuza gelecek olursak Zaandam’da neler oldu kısaca anlatır mısın?
DS: Orda Türk gençleri bize yakışmayan hareketler sergilediler. Aralarında Faslı gençlerde var, fakat bunların hepsi Türk genci olarak lanse edildi. Uzun zamandır bu gençler o bölgede insanları rahatsız eden davranışlar sergiliyor ve korkutuyor. Kendilerine Rapçi diyen bu gençlerin yayınladıkları videolar var. Bu söylemleri ve tavırları yeni değil yani. Videolarında tehdit, hakaret, küfür içeren sözler var.
Onların bu davranışları ve söylemleri sadece Hollandalıları değil, Türkleri de, herkesi de rahatsız ediyor. Şahsen benim annem de o gençlerin toplandıkları yerden geçmeye korkar.

SH: Tam da bu noktada o gençler Hollanda TV’lerine konu olurken, bölge halkı TV’lerde korkularını dile getirdiği günlerde birden senin adını duyuyoruz. Dış görünüşü ile onlar gibi görünen fakat düşünce olarak tamamen karşı. Ve bir kesimden takdir alırken bir kesimden de yoğun eleştiri alıyorsun değil mi?
DS: Öncelikle şunu belirteyim. Benim çıkışım Hollanda’daki Türk gençlerinin sesi, sözcüsü olmak değil. Bu benim şahsi tepkim. Ben diyorum ki Türk gençlerinin büyük çoğunluğu o gençler gibi değil. Biz o gençler gibi değiliz. O gençlere bakıp tüm Türk gençleri böyle demek yanlış. Ben yaptığım işlerle, Türk gençlerinin, yabancı gençlerin büyük çoğunluğunun gerçek yüzlerini, düşüncelerini Hollanda’ya ve Hollandalılara göstermek istedim, istiyorum.

0-ea-d4-fcf6a6d6ac23af7f19d9fc8c765af25e

SH: Nasıl gerçek yüzünüz?
DS: Vatanını milletini seven, yaşadığı ülkeye saygılı, hoşgörülü özellikle yaşlılara saygılı ve yardımsever. Bizde gençliğin verdiği heyecan ve enerji ile bazı aşırılıklar yaptık. Fakat ne çevreye zarar verdik, ne insanları rahatsız ettik.

SH: Yapanlar neden yapıyor sence?
DS: Bunun sosyalojik olarak bir çok nedeni var.Önce aile sonra çevre ve yaşanan olayların etkisi. Eğer gençler kim olursa olsun dışarıda bu tür davranışlar sergiliyor ve etrafa rahatsızlık veriyorsa bunun temelinde Türk, Faslı veya yabancı olmasından başka sebepler vardır.

SH: Gözaltına alınmalara nasıl bakıyorsun? Sana da tepki gösteren var mı?
DS: Bu olaylarda ben gözaltına alınmalara haklı olarak bakıyorum. Polis görevini yapmıştır. Bana karşı tepki pek yok. Ufak tefek sesler çıksa da yalan iddialar. Ben bu çıkışımla toplumun her kesiminden sevgi ve destek görüyorum.

SH: Ne oldu da Zaandam’da birden ortam gerildi, o gençler sanıyorum Türkiye’nin gündemini Hollanda’ya taşıyarak ‘ Biz Erdoğan’ın askerleriyiz’ diye slogan atmışlar
DS: Bu konu beni aşar, ama ‘‘ Biz Erdoğan’ın askerleriyiz’ diye bağıranlar arasında Faslı gençler var. Yaşanan olaylar malum. Zaten böyle slogan attıkları için gündeme geldiler. Zaten onların istediği de bu idi. Fakat bu tür davranışlar yabancı düşmanlığını pompaladığı da ayrı bir gercek.

SH: Tam bu noktada sen çıkıyorsun videolar çekiyorsun ve gündeme geliyorsun. Neler anltıyorsun?
DS: Ben olaylara iki yönlü bakıyorum. Yabancıların,Türklerin olumu yönlerini anlatmak istiyorum. Yani en azında ordata yarım bardak su varsa bardağın boş değil dolu tarafını göstermek istiyorum.

SH: Videolarının izlenme sayısı birden milyon sınırına dayandı bunu hep sosyal medya üzerinden mi yapacaksın?
DS: Çeşitli etkinlikler yapacağım. Olayların ve insanların güzel yönlerini göstereceğim. Hayat sadece Medya’ya yansıdığı gibi olmadığını anlatacağım. Bizde yaşlılara ayrı bir saygı duyulur ve önem verilir. Bu yüzden huzurevleri ile ilgili bir projem var.

SH: Gençlerimize tavsiyelerin var mı?
DS: Bu konuştuklarım kimse adına değildir, kendi düşüncelerim ve yaşam tarzım. Gençlerimizden ricam büyüklerine saygılı olsunlar. Türk gençlerine yakışır hal ve hareketler içinde olsunlar. Onların yapacağı her yanlış sadece kendilerine değil Tüm halkımıza mal ediliyor. Büyüklerimizden de bir ricam var, gençlerin dış görünüşüne bakıp ön yargılı olmasınlar.

SH: Son olarak neler söylemek istersin?
DS: Az da olsa beni yanlış anlayan insanlar olduğunu duyuyorum. Özellikle beni Türk Düşmanı gibi göstermek isteyenler var. Ben kesinlikle Türk düşmanı değilim. Benim videolarımı izlediklerinde bunu daha iyi anlayacaklardır. Hem Türkiye’yi hem de Hollanda’yı seviyorum. Milli ve manevi duygularıma bağlıyım. Türkiye’nin Demokratik yollardan seçilmiş bir Cumhurbaşkanı var. Kendisine saygım sonsuz.
Eğer bu sevgiyi saygıyı aşırı olarak, farklı söylemlerle dile getirmek faydan çok hem Türkiye’ye hem de Hollanda’ya zarar verir. Aşırı sevgi aşırı tepki doğuruyor, bunu da işine gelen işine geldiği gibi kullanıyor.

SH: Son bir soru. Youtube’den videoların oldukça izleniyor. Bir gelir elde ediyor musun? Bu paraları nasıl kullanmayı düşünüyorsun?
DS: Evet, bizi izlemeye devam etsinler. Kazandığım paraları çeşitli projelerimde kullanacağım. Hayır kurumları bunların başında geliyor.

SH: Sevgili Sefa çok teşekkür ediyorum. Hollanda TV’leri sizi programlarına konuk almak için adeta birbirleri ile yarışırken bizi kırmayıp geldiğin için. Son olarak sırtınızdaki dövmeyi de görebilir miyiz. Ne ifade diyor.
DS: Bende size teşekkür ediyorum. Dövmelerim benim hayat felsefemi anlatan ifadeler ve şekiller. Sırtımda ise Osmanlı arması var. Nedeni ise geçmişi olmayan bir insanın geleceği olmaz. Biz köklü asil bir milletin evlatlarıyız. Yaşadığımız bu ülkede yaptıklarımız sadece bizi değil mensup olduğumuz milleti de bağlar. O yüzden atalarımıza yakışır hal ve hareketler sergilemeli, güzel ve hayırlı işlerle anılmak gibi bir sorumluluğumuz olduğunu unutmamalıyız. Herkes rahat olsun, Türk gençleri sadece medyaya olumsuz şekilde yansıtılan gençlerden ibaret değildir.

0-ea-d3-f969f51941adebe62a0d5a5687770aa9

0-ea-d1-41826e515254bc1787d6344658a19061

Dalton Sefa’yı izlemek, takip etmek ve daha iyi anlamak için:

https://www.youtube.com/watch?v=qqquhzmWh-w

©SONHABER.EU