Bild Gazetesi’ne konuşan de Vries, sadece Bozkurt selamının değil, ülkedeki ülkücü derneklerin de yasaklanmasından yana olduğunu söyledi.

De Vries ülkü ocaklarını kastederek, “Ben çok açık olarak bu Türk milliyetçi faşist organizasyon ile bunların sembollerinin yasaklanmasından yanayım. Her türlü faşizm insanı aşağılar ve toplumumuzun barışı için bir tehdittir” dedi.

CDU’lu milletvekiline Sol Parti Federal Meclis Grup Başkanvekili Sevim Dağdelen de destek çıktı. Yasağı savunan Dağdelen, Bozkurt selamının Hitler selamından farkının bulunmadığını iddia etti: “Almanya’da anayasaya karşı olan en tehlikeli aşırı sağ organizasyonlarından birinin sembolü olan Bozkurt selamı Hitler selamından kesinlikle farkı yok ve yasaklanması gerekir.”

Bozkurt selamına yasak ilk Avusturya’da gündeme gelmişti. Avusturya gelecek yıl 1 Mart’tan itibaren aralarında Bozkurt selamının da bulunduğu bazı işaret ve sembolleri yasaklamak istiyor.

‘TARTIŞMALAR YAPAY’
Almanya Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Fatih Oğuz ise tartışmaların yapay olduğunu söyledi.


Bozkurt simgesinin ve motifinin, Türk kültürünün bir yansıması olduğunu belirten Oğuz, şunları söyledi:
“Biz, Almanya’nın dernekler yasasına göre kurulan sivil toplum kuruluşuyuz. Alman Anayasası’na uyuyoruz ve saygı duyuyoruz. Bu ülkenin yurttaşıyız. Biz, burada aile fertlerimizle birlikte yaşıyoruz. Sosyal, kültürel, ekonomik ve toplusal alanımız burası. Almanya’nın istikrarının sürmesi bizim önceliğimizdir. Asla Almanya’nın düzeninin yıkılması ve bozulması için bir faaliyet içinde olmadığımız gibi, bunu düşünenlere karşı tavır alacak bir tutumumuz var. Anayasaya karşı olduğumuz bir iftiradır. İfade özgürlüğünün hakim olduğu bir toplumda, yasakların ifade edilmesi uyuma katkı sağlamaz. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve dünyada özgürlüğe en çok önem veren Mustafa Kemal Atatürk de ‘bozkurt’ motifini kullanmıştır. Atatürk’ün kullandığı motif, özgürlük ve demokrasi karşıtı olamaz.”