ANTALYA (AA) - SERVET TÜMER - Tüm Dokuma, İplik, Trikotaj ve Giyim Sanayi İşçileri Sendikası (ÖZ İPLİK-İŞ) Genel Başkanı Murat İnanç, "Tekstil, sünger gibi işsizliği emen bir sektördür. Öyleyse bu sektöre sahip çıkmamız gerekir. Devletimizi yönetenlerden, sosyal tarafların da görüşleri alınarak bir pamuk ve tekstil politikası oluşturulmasını istiyoruz." dedi.

ÖZ İPLİK-İŞ Genel Başkanı Murat İnanç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün, Türkiye ihracatında ilk üç sırada yer aldığını ve bu alanda kalifiye eleman sorunu yaşanmadığını söyledi.

Sektörün ham maddesinin pamuk olduğuna işaret eden İnanç, pamuğun kendisinin bile başlı başına konuşulabilecek çok önemli bir ürün olduğunu dile getirdi. İnanç, "Pamuktan barut elde ediyoruz, savunma sanayini ilgilendiriyor. Pamuk giyim sanayini ilgilendiriyor, tıp sektöründe kullanılıyor, otomotiv sektöründe kullanılıyor, sofralarımıza geliyor, yem sanayinde kullanılıyor. Pamuk çok geniş bir alana hitap ediyor. Öyleyse pamuk politikamızın olması gerekiyor. Eğer pamuk politikamız olmazsa tarladaki çiftçi işsiz kalacak, çalışan makineler duracak ve ihracatımızda düşüş olacak." dedi.

İnanç, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün en fazla kadın işçi istihdam edilen sektör olduğuna da dikkati çekti. Tekstil sektörünün Türkiye'de işsizlik problemine çözüm ürettiğini kaydeden İnanç, "Tekstil, sünger gibi işsizliği emen bir sektördür. Öyleyse bu sektöre sahip çıkmamız gerekiyor. Devletimizi yönetenlerden, bu konuda gerekli düzenlemelerin yapılarak, sosyal tarafların da görüşleri alınarak bir pamuk ve tekstil politikası oluşturulmasını istiyoruz. Ayrıca, bir Tekstil Bakanlığı kurulmasında Türkiye için fayda var diye düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

- FETÖ'nün darbe gerişimi

FETÖ'nün darbe girişimine de değinen Murat İnanç, darbelere karşı olduklarını, seçime ve demokrasiye inandıklarını dile getirdi. Bütün darbelerin önce çalışma hayatını vurduğunu ifade eden İnanç, şunları söyledi:

"İlk önce çalışanlar darbelerden etkileniyor. 12 Eylül darbesinin ilk gününde Milli Güvenlik Kurulu'nun almış olduğu kararlardan birisi, kıdem tazminatını sınırlamaktı. Halbuki darbe yapıldığındaki düşünce neydi? Ülkede kardeş kavgasına son vermekti. İlk geldiklerinde kıdem tazminatını sınırladılar. Bütün darbelerde çalışanlar zarar görüyor, kazanılmış hakları elden gidiyor. Darbeler arasında iyi ve kötü olmaz, ama 15 Temmuz'da Meclis bombalandı. Bugüne kadar hiçbir darbede bu olmamıştı."