Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın.
Almanya’da oturma iznine ihtiyaç duyan ya da vatandaşlığa başvuran kişilerin Almanca dil yeterliliğini kanıtlaması gerekiyor. Dolandırıcılar ise bu zorunluluğu bir kazanç kapısına dönüştürerek para karşılığı sahte dil sertifikası temin eden bir yapı kurdu. Polis, Baden-Württemberg ve Hessen eyaletlerinde para karşılığı dil yeterlilik belgesi sağladıkları iddia edilen bazı dil okullarına operasyon düzenledi.
Stuttgart ve Heilbronn savcılıkları ile Federal Polis Suçla Mücadele Dairesi tarafından yürütülen operasyonda, Stuttgart, Heilbronn ve Frankfurt am Main kentlerinde 15 şüpheliye ait 11 konut ve iş yerinde arama yapıldı.
Baskına 210 polis memurunun katıldığı ve operasyonda 72 bin euro değerinde mal varlığı ile 152 bin euro nakit paraya el konulduğu açıklandı.
Şüphelilerin, belirli bir ücret karşılığında, gerçek bir sınavı geçecek düzeyde Almanca bilmeyen göçmenlere sertifika sağladığından şüpheleniliyor. Adayların yazılı sınavlarda verdikleri yanıtlarda usulsüz düzeltmeler yapıldığı ve düzeltilmiş sınav kağıtlarının sertifika veren kuruluşlara iletildiği belirtiliyor.
Yetkililere göre başta Balkan ülkeleri olmak üzere çeşitli ülkelerden aracılar, bazı dil okullarıyla ortaklık kurdu ve göçmenlerin bu merkezlerde sınavlara girmesini sağladı. Açıklamalara göre, şüphelilerin belge başına 3 bin euroya kadar ücret talep ettiği ve ön soruşturmalarda sahte sertifika temin edilen kişi sayısının 100’ü aştığının tespit edildiği bildirildi.
Almanya’da dil kursları ve sertifikalar
Almanya’da oturma izni ya da vatandaşlık başvurusu yapan kişilerin, Avrupa Ortak Dil Referans Çerçevesi’ne göre belirlenen Almanca dil seviyelerini resmi olarak belgelemeleri gerekiyor. Ülkede A1’den C2’ye kadar uzanan altı farklı seviye bulunuyor. Vatandaşlık için başvuranlardan genellikle B1 düzeyinde Almanca bilgisi talep ediliyor; aile birleşimi gibi bazı oturma izni süreçlerinde ise en az A1 seviyesinde dil yeterliliği aranıyor.
Bu kapsamda göçmenlerin büyük bölümü, devlet tarafından zorunlu tutulan entegrasyon kurslarına katılıyor. Dil eğitiminin yanı sıra Almanya’nın hukuk sistemi, günlük yaşam kuralları ve toplumsal yapısının da öğretildiği bu kurslar, belirli bir saatlik eğitim sürecinin ardından yapılan sınavla tamamlanıyor. Sınavların yazılı ve sözlü bölümleri bulunuyor ve değerlendirmeler yalnızca federal kurumlar tarafından yetkilendirilmiş dil okullarında yapılabiliyor.
Yetkili kuruluşlar, sınav sonuçlarını özel bir sertifika formatıyla düzenleyerek başvuru sahiplerine teslim ediyor. Bu sertifikalar daha sonra göçmenlik dairelerine, yabancılar şubelerine veya vatandaşlık başvurusu yapanların bağlı olduğu kurumlara sunuluyor. Bu nedenle dil belgesinin doğruluğu ve güvenilirliği, Almanya’daki göçmenlik süreçlerinin en kritik basamaklarından biri olarak görülüyor.
©Sonhaber.eu