Filistin Devleti, dünya genelinde 147 ülke tarafından tanınmış durumda. Ancak Hollanda bu ülkeler arasında yer almıyor. Hükûmet, Filistin’i tanımayı ancak İsrail ve Filistin taraflarının barış müzakerelerine yeniden başlaması halinde değerlendireceğini söylüyor.
NOS’te yayımlanan haberde Clingendael Enstitüsü’nden Erwin van Veen, Hollanda’nın bu tutumunun yalnızca siyasi değil, ekonomik gerekçelere de dayandığını belirtiyor. SOMO verilerine göre, Avrupa’dan İsrail’e yapılan yatırımların yaklaşık üçte ikisi Hollanda merkezli şirketler tarafından gerçekleştiriliyor. Bu da Hollanda’yı İsrail’deki en büyük yabancı yatırımcı konumuna getiriyor. Van Veen, “Ekonomik çıkarlar, insan hakları gibi ilkelerin önüne geçmiş durumda,” yorumunu yaptı.
Utrecht Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Uzmanı Peter Malcontent ise, Hollanda’nın bu pozisyonunun uzun süredir değişmediğini vurguladı. “Lahey yönetimi, iki taraf arasında bir çözüm süreci başlamadan Filistin’i tanımayı uygun görmüyor. Fransa’nın kararı bu tartışmayı yeniden alevlendirebilir,” dedi.
147 ülke tanıdı, Batı Avrupa hâlâ beklemede
Birleşmiş Milletler'e üye 197 ülkeden 147’si Filistin Devleti’ni tanımış durumda. 1988 yılında İsveç, Polonya, Çekya, Slovakya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan ve Kıbrıs bu adımı atan ilk AB ülkeleri oldu. 2023’te ise Norveç, İspanya ve İrlanda Filistin’i resmen tanıdıklarını açıkladı.
Van Veen, “1974'te Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkı BM tarafından tanındı. Ancak özellikle Batı Avrupa ülkeleri ve ABD, tanıma konusunda hâlâ çekimser. Bu durum artık giderek sürdürülemez hâle geliyor” ifadelerini kullandı.
Fransa, BM'de Filistin’i resmen tanımaya hazırlanıyor
Filistin’e dair son önemli adım ise Fransa’dan geldi. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanıyacağını açıkladı. Macron’un bu tanımayı, Eylül ayında BM Genel Kurulu’nda resmen ilan etmesi bekleniyor.
Utrecht Üniversitesi’nden Peter Malcontent’e göre, Fransa’nın bu kararı İsrail’e baskı kurmak ve diğer ülkeleri harekete geçirmek amacı taşıyor. Fransa’nın BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyelerinden biri olması, bu kararın sembolik gücünü daha da artırıyor.
Fransa'nın bu hamlesi, Batı dünyasında Filistin’e bakışın değişmekte olduğunun da bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
©Sonhaber.eu