Ankara merkezli Göç Araştırmaları Vakfı’nda (GAV) dün (19 Eylül) “Anavatana Etki Alanı: Diasporadan Siyasal Katılım” başlıklı panel gerçekleştirildi. Panel, siyasal katılımı, Türk diasporasının anavatan ile ilişkisini merkeze alsa da siyasal katılımın anavatandaki seçimlere katılımın ötesinde değerlendirilmesi gerektiği hususu da vurgulandı.

Panelin konuşmacı konukları AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu ve Nuh Naci Yazgan Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Ergin Ulusoy idi.

Açılış konuşmasını GAV Genel Koordinatörü Ünal Koyuncu gerçekleştirirken, araştırmacı Cafer Tayyar Karadağ moderatörlüğünde, soru-cevap bölümünün de yer aldığı karşılıklı etkileşimin olduğu bir panel gerçekleştirildi.

Öncelikle diaspora kavramı güncel yerini bulmalı
Panele konuşmacı olarak katılan AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, yurtdışındaki Türkler algısının Türkiye içerisinde farklı olduğundan bahsederek; “Yurtdışındaki Türk toplumunun yaşadıkları ülkelerde birçok sorunu bulunmaktadır. Bu sorunların bir kısmı Türkiye’de yurtdışı Türklere olan bakış açısından kaynaklanmaktadır. “Gurbetçi” tanımı hâlâ kamuoyunda yaygındır. Bu vatandaşlara hâlâ sezonluk işçi gözüyle bakılmaktadır. Aynı şekilde medyada da ötekileştirilen bir “gurbetçi” tasavvuru yapılmaktadır.” dedi. Diasporanın çok boyutlu bir konu olduğunu belirterek bu konunun yanı sıra milli güvenlik meselesi olarak da karşımıza çıktığını söyledi.

“Sadece seçme değil seçilme hakkı da verilmeli”
Yeneroğlu, konuşmasında, diasporada siyasi katılımın boyutunun yeterince anlaşılmadığını ifade ederek “Diaspora kavramının siyasal katılımı şart koştuğunu, yurtdışındaki Türklerin siyasal katılımının çok önemli olduğunu ve diasporaya güçlü bir şekilde temsil hakkının verilmesi gerektiğini” kaydetti. Yurtdışı Türklerin siyasi katılımı arttıkça siyasi partilerin bu gruba daha çok önem vermesi gerekirken Türkiye’de AK Parti hariç bu gruba gerekli önemin verilmediğinden dem vurdu.

Mecliste, Yurtdışı Türkler Komisyonu’nun kurulması yönünde çalışmalar başlatacaklarını da ifade eden vekil Yeneroğlu, Yurtdışı Türklerin seçilme hakkının da üzerine çalışmalar yaptıklarını yurtdışında yaşayan Türklere de milletvekili olma hakkının verilmesi gerektiğini belirtti. Ancak bunun için zamana ihtiyaç olduğunu sözlerine ekleyerek diasporik bilinç düzeyi arttıkça bu hususa odaklanmanın daha kolay olacağından bahsetti.

“Diaspora politikası lobicilik demek değildir”
Panele katılan bir diğer konuşmacı ise Nuh Naci Yazgan Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Ergin Ulusoy’du. Ulusoy, yaptığı konuşmada Türkiye’de diaspora politikası dendiği zaman çok uzun yıllar lobicilik faaliyetlerinin ilk olarak akla geldiğini oysa ki diaspora politikalarının yurtdışında yaşayan ülke vatandaşlarının haklarının teslim edilmesi ve bu kişilere yönelik diğer ülkelerle yapılan ortaklıkların anlaşılması gerektiğini ifade etti.

“Mesken ülkede solcu, köken ülkede sağcı”
Yurtdışında yaklaşık 6,5 milyon Türk vatandaşının yaşadığını ifade eden Ulusoy, diaspora Türklerinin seçimlere katılımının çok önemli olduğunu, seçimlere katılımınım her geçen yıl arttığını ifade etti. Mesken ülkedeki oy davranışını belirleyen şeyin o ülkede kendilerine uygulanan politikalar olduğunu, bu sebeple diaspora politikalarının her ülke için farklı bir şekilde hazırlanması gerektiği görüşünü savundu.

Ulusoy, buna örnek vererek, işgücü göçüyle giden Almanya, Fransa, Belçika,Hollanda gibi ülkelerde Türk diasporasının Türkiye için oy kullanırken sağ eğilimde olduğu ancak bulunduğu ülkede daha çok sol partilere oy verdiğini; bunun yanı sıra Türkiye’den beyin göçünün yaşandığı ABD, Britanya, Kanada gibi ülkelerde ise Türkiye seçimleri için sol eğilimin fazla olduğunu söyledi.

“Aile, asimile olmanın önünde engel”
Ulusoy panelde yaptığı çalışmalarda gördüğü önemli bir noktayı da dinleyicilerle paylaştı. Yurtdışında aile kuran diaspora Türklerinin asimile olma ihtimalinin azaldığını, ailenin değerleri aktarmada çok önemli bir yeri olduğunu ifade etti. Bireyin yalnız kaldıkça asimile olma ihtimalinin arttığına dikkat çekti.

Ulusoy, diaspora milletvekilliğinin mümkün olduğunca çabuk gerçekleşmesi gerektiğini belirterek diaspora vekilliğinin başarılması hâlinde siyasal katlımın daha çok artacağını da ifade etti.