Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD), Almanya'nın Türkiye'den aile birleşimi yoluyla geleceklere dil sınavı yapmasına itiraz etmezken, kararında, Türklere uygulanan vizeyi ise "sözleşmelere aykırı" olarak değerlendirdi. ABAD, Türklere 1980 yılından bu yana uygulanan vizenin Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında imzalanan anlaşmalara aykırı olduğuna dikkat çekti.

YENİ BİR SINIRLAMA
Almanya, Türklere vizeyi 5 Ekim 1980 tarihinde uygulamaya koydu. Ama bu tarihte, hakları kötüleştirmeyi yasaklayan, 2/76 sayılı karar yürürlükteydi.
Hâkimler 20 Aralık 1976'da yürürlüğe giren karara atıfta bulunarak, "Almanya, kadının ülkeye girmesini daha önce yürürlükte olmayan bir aile birleşimi vizesi şartına bağladı" yorumunda bulundu.

BELİRLİ KOŞULLARDA GEÇERLİ
Kararda, "Bu sınırlama, aile birleşimi yoluyla gelmek isteyen ese değil, ilk basta Almanya'da yasayan es açısından yeni bir sınırlama anlamına geliyor. Dil sınavı uygulanabilir. Ama bu sart, dil sınavının uygulanma nedenlerini asmamalı. Yani dil sınavının, göçü kontrol etmek için nasıl uygun olup olmadığını Stuttgart Belediyesi ve Alman hükümeti açıklamalı" ifadesi yer aldı.

KENDİ İÇİNDE ÇELİŞİYOR
TÜRKİYE ile AB arasında 1963 yılında imzalanan Ankara Anlaşması çerçevesinde taraflar ilerleyen yıllarda bazı ek protokoller imzaladı. Biri, 1976 yılında imzalanan 2/76 sayılı katma protokol, diğeri ise 1980 yılında yürürlüge giren 1/80 sayılı karar. Anlaşmaya göre, 1 Aralık 1976 tarihinden itibaren 4 yılla sınırlıydı. Yani 30 Kasım 1980 tarihine kadar. Ancak bu sözleşmenin geçerliliği olduğu tarihte Almanya, süre bitmeden, 5 Ekim 1980'de vizeyi yürürlüğe koydu. Halbuki 2/76 sayılı kararın 7. Maddesinde su ibare yer alıyor: "Üye ülkeler ve Türkiye, kendi egemen topraklarında resmi ikamet ve çalışma iznine sahip olan isçilere karsı is pazarına girebilmesi için yeni kısıtlamalar getiremez."

NEFİYE YÖN OLAYI YILAN HİKâYESİ GİBİ
NEFİYE Yön'ün kocası 1995 yılından beri Almanya'da yaşıyor ve Nisan 2009 yılından bu yana bir fırında çalışıyor. Ağustos 2004'te evlenen çiftin Türkiye, Almanya ve Avusturya'da yasayan üç yetişkin çocuğu var. 2007 ve 2011 yıllarında Nefiye Yön, aile birleşimi vizesi için başvuruda bulundu. Ancak Almanca bilmediği için bu başvurular reddedildi. Mart 2013'te Nefiye Yön, Hollanda'da yasayan ablasının yanına gitti ve bu Schengen vizesiyle bir ay sonra Almanya'daki esinin yanına geldi. Mayıs 2013'te ise 'kadın aile birleşimi' kapsamında oturma izni için müracaat etti. Stuttgart Belediyesi, Nefiye Yön Almanca bilmediği için başvuruyu reddetti ve aynı zamanda Yön'ün, gereken vize ile Almanya'ya giris yapmadığına dikkat çekti. Yerel İdare Mahkemesi kadını haklı buldu. Ancak belediye, itiraz etti. Leipzig Federal İdare Mahkemesi, kadının Almanya'ya gelebilmesi için vizeye ihtiyaç duyduğu konusunda şüpheli. Ancak Almanca bilgisinin gerektiğine inanıyor. Adalet Divanı da dil şartını belirli koşullarda onayladı.

NET CEVAP VERMEDİLER
MAHKEME, "2/76 sayılı karar, 20 Aralık 1976 ile 30 Kasım 1980 tarihi arasında alınan tüm ulusal önlemler için geçerlidir" diyerek, vizenin hukuksuzluğuna işaret etti. Ancak ABAD, vizenin "hakların kötüleştirilmesi" anlamına geldiğini vurgulamasına ragmen, açık açık "Türklere vize uygulanamaz" demekten kaçındı.

Sabah