Refakatsiz ve ailelerinden ayrı düşmüş mülteci çocukların kalabilecekleri yer sıkıntısı bulunmadığını ifade eden Candaele, şöyle dedi: "Belçika'da Vasilik Hizmeti tarafından ülkede mülteci olarak bulunanların yanı sıra sınırda tespit edilenler dahil olmak üzere idari statülerine (sığınmacı veya diğer göçmen) dayanarak herhangi bir ayrım yapılmadan tespit edilen tüm refakatsiz veya ailelerinden ayrı düşmüş çocuklar öncelikle Fedasil tarafından çalıştırılan Uyum ve Gözlem Merkezi'ne kabul edilmektedir. Çocuklar 2-4 hafta boyunca merkezde kalır. Merkez, çocukların ihtiyaçlarına uyarlanmış küçük ölçekli bir koruyucu ve açık kabul merkezidir."

Refakatsiz veya ailelerinden ayrı düşmüş çocukların kabulü, gözlenmesi ve uyumunda uzmanlaşmış sosyal hizmet görevlileri tarafından denetlenen 50 kadar yeni gelen çocuğun merkezde barınabileceğini söyleyen Candaele, çocukların kalışları süresince vasilik hizmetinin çocuğun kimliğini ve refakatsiz veya ailesinden ayrı düşmüş çocuk olarak statüsünü doğruladığını söyledi.

'SOKAĞA DÜŞMESİNLER DİYE...'

Uyum ve Gözlem Merkezinde bulunan personelin deneyimli olduğunu anlatan Candaele, şöyle devam etti: "Merkez potansiyel insan ticareti mağdurları, fiziksel, ruhsal veya psikolojik sorun mağdurları veya uyuşturucu bağımlılıkları gibi diğer hassas durumların ortaya çıkarılmasına yönelik usulleri takip etmektedir. Çocuklar kendilerini usullere ve Belçika'daki yaşama uyumlu hale getirenler dahil merkezde düzenlenen eğitim faaliyetlerine katılmaktadır. Gözlem aşamasının ardından çocuk özel ihtiyaçlarına (hamile çocuklar, küçük çocuklar, psikolojik sorunları olan çocuklar, potansiyel insan ticareti mağdurları) göre en uygun kabul yapısına sevk edilir ve Belçika okullarına katılır. En hassas durumdaki çocuklara yönelik özel destek, güçlendirilmiş koruyucu tedbirler, tıbbi ve psikolojik takip ve psikososyal faaliyetler yoluyla düzenlenmektedir. Refakatsiz ve ailelerinden ayrı düşmüş çocukların sokağa düşmemeleri için özen gösteriyoruz. Elbette refakatsiz ve ailelerinden ayrı düşmüş çocukların varlığı bize üzmektedir."

Kaynak: Hürriyet